Examples of using "крем" in a sentence and their turkish translations:
güneş kremi sürüyorsunuz
Rengârenk düşlerden fırlama bir kalkan gibi.
El losyonuna ihtiyacım var.
Herhangi bir güneş kreminiz var mı?
Mary yüzüne nemlendirici krem sürdü.
Öğleden sonra atıştırmalığı için krem karamel yedim.
Robert 'krem brûlée'nin nasıl telaffuz edileceğini bilmiyor.
Sandım ki güneş kremleri ve saç düzleştiriciler
Bu kremi yüzüne uygula.