Examples of using "диете" in a sentence and their turkish translations:
Diyette misiniz?
Ben diyetteyim.
Bir diyette değil misin?
Hala bir diyette misin?
O bir diyette.
O, diyet yapıyor.
Tom diyette.
Kim diyet yapıyor?
Biz diyet yapıyoruz.
Tom diyette mi?
Şu anda diyetteyim.
Annem diyette.
Ben sıkı bir diyetteyim.
Tom sıkı bir diyette.
Tom neden bir diyette?
Meyve suyu diyetindeyim.
Kendisi, akrep yeme uzmanı.
Annem bir muz diyetinde.
Artık diyette değilim.
"Biraz pasta ister misin?" "Hayır, teşekkürler, ben diyetteyim.
Doktor sıkı bir diyete başlamasını tavsiye etti.
Bir yıldan daha fazla bir süredir diyetteyim.
Üç haftadır diyetteyim.
Zayıflamak zorundayım, bu yüzden diyetteyim.
Bu diyet hakkında ilginç olan şey ise,
Tom bana Mary'nin diyette olduğunu söyledi.
Tom üç aydır diyette.
Yeni bir diyete başladım.
Perhize başladığımdan beri çok kilo kaybettim.
Kız kardeşim bir haftadır diyetteydi ama vazgeçti.
Rejim yaptığından beri çok kilo verdi.
Diet yaptığını söylese de Tom hiç kilo vermedi.
İki haftadır diyetteyim.
Zayıflamak istiyorsan, bu diyeti izle.
Bu akşam çok yemek yiyeceğiz, bu yüzden umarım bir diyette değilsin.
Keşke diyette kalmaya devam etmek için irade gücüm olsa.