Examples of using "бурю" in a sentence and their turkish translations:
Bu rüzgar bir fırtınanın habercisidir.
Rüzgar eken fırtına biçer.
- Gelen hesap ortalığı ayağa kaldırdı.
- Fatura şiddetli bir tartışmanın fitilini ateşledi.
Güçlü rüzgar bir fırtınanın geleceğini gösterir.
Bir kar fırtınasına yakalandık.