Examples of using "Каждую" in a sentence and their turkish translations:
Her odayı arayın.
Her gece senin hayalini kuruyorum.
Buraya her gece gelir misin?
O her hafta bisikleti yıkar.
Dünya enayi ile dolu.
Bu her kış oldu.
Bu her kış oluyordu.
Her cuma paramız ödenir.
Bu her gece olur.
Her ayrıntıyı hatırlıyorum.
Her hafta alışverişe gider misin?
Her İlkbaharda nehir burada taşar.
Her gece onun hayalini kuruyorum.
Her bir yerimi seviyorum.
Mary her gece dantel işliyor.
O her hafta bana yazar.
O her hafta arabayı yıkar.
Onu her hafta yaparlar.
O her gece silah sesi duyar.
Tom her hafta Mary'ye yazdı.
Bunu her gece yaparız.
Tom, her ilkbahar ayçiçeği eker.
O her gece televizyon izler.
Ben her gece banyo yaparım.
Her hafta balık yerim.
Her şikayeti takip etmeye çalışıyoruz.
Ben gece geç saatlere kadar yatmam.
Ben bunu her hafta yaparım.
O, ona her hafta yazar.
O bana her hafta yazar.
Her nehir üzerinde bir köprü vardı.
O her hafta buraya gelir mi?
Tom her gece Mary'yi arar.
Her gece rüya görürüm.
Tom her gece beni arar.
Tom her hafta onu yapar.
Ona her hafta yazdığını hatırlıyor.
- Evimdeki her odayı aradınız.
- Dairemdeki her odayı aradınız.
- Dairemdeki her odayı aradın.
Her resmin iki hâlini de insanlara gösterdim
Her gece seni arayacağım.
Her cumartesi futbol oynarız.
Her hafta balığa gider.
O her hafta bir kenara on dolar koyar.
Onlar her cumartesi arabalarını yıkar.
- Her cumartesi futbol oynarız.
- Her cumartesi futbol oynuyoruz.
Her gece kaç saat uyursun?
Tom evdeki her odayı süpürdü.
Her kış dudaklarım çatlar.
Tom her hafta annesine bir mektup yazar.
Her hafta sinemaya giderim.
Bayan Klein her Cuma bir test verir.
İşçiler her Cuma ücretlerini alırlar.
Tom hemen hemen her Cumartesi buraya gelir.
Tom her hafta sinemaya gitti.
Neredeyse her hafta bunu yaparız.
Her gece başım ağrıyor.
Tom her gece Mary hakkında rüya gördüğünü söylüyor.
Erkekler saniyede bin sperm üretir
Raftaki her kitabı okudum.
Annesine her zaman haftada bir mektup yazar.
Her gece onu hayal ediyorum.
- Dünyada her saniye başına dört bebek doğuyor.
- Dünya üzerinde her saniyede dört çocuk doğuyor.
Ben her gece İtalyan müziği dinlemekten hoşlanırım.
Hemen hemen her gece uyumak için ağladım.
Tom ve Mary bunu her hafta yapar.
O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.
Her pozisyon için doğru kişiyi bulmak zorundayız.
Tom her gece arar.
Her Kış Hokkaido'da kayak yapar.
Bu, her sonbaharda oldu.
Tom tanıştığı her güzel kıza aşık olur.
Bayan Jones, uyumak için her gece koyun sayar.
O her cumartesi öğleden sonrayı tenis oynayarak geçirir.
Her hafta dünyadaki bir yerde bir dilin tükendiği söyleniyor.
Facebook'ta her saniye on binden fazla mesaj gönderilir.
Her Kış Nozawa'ya kayak yapmaya giderler.
Biz her cuma toplanırız.
Ortalama bir gecede yedi saat uyuruz.
2.000 tane vantuzu var ve hepsini bağımsız kullanıyor.
Dünya her dakika değişiyor.
Her cumartesi okuldan sonra tenis oynadık.
O her cuma günü bize ödeme yapar.
Tom her gece Mary'yi arar.
Her gece, aileme, daha iyi olmak için yüksek sesle okurdum.
Tom her hafta sonu Mary'yi Boston'da ziyaret edeceğini söyledi.
Çimler çok hızlı büyüyordu, her hafta kesilmiş olmalı.
O onu hergece arar.
Tom her cuma bize ödeme yapar.
Her cuma saat üç ile beş arasında tenis oynuyorum.
Her ihtimali göz önünde bulundurmalıyım.
İnsan ölçüleriyle düşünürsek, her gece 400 kilometrelik gidiş geliş demek bu.
Her gece Mumbai'nin arka sokakları ölümcül bir kedi fare oyununa sahne oluyor.
O her kuruşu saymak zorundadır.
Bana yardım etmelisin! Her gece kotü bir rüya görüyorum.