Examples of using "Quebrou" in a sentence and their turkish translations:
Tom onu kırdı.
Bunu kim kırdı?
Kırmadı.
Tom bir bardak kırdı.
Tony onu bozdu.
Onu paramparça ettin.
Benim tırnağım kırıldı.
Onu kırdın mı?
Fincan kırıldı.
Radar bozuldu.
- Yazıcı bozuldu.
- Printer bozuldu.
Radyom bozuldu.
Tom burnumu kırdı.
Şişem kırıldı.
Bu masa Tony tarafından kırıldı.
Kuralı bozdun.
Michael tabakları kırdı.
Tom pencereyi kırdı.
O, rekoru kırdı.
Pencereyi kim kırdı?
Burnumu kırdın.
Bu masa Tony tarafından kırıldı.
Kulplu bardağı kim kırdı?
Burnumu kırdı!
Bacağını kırdın.
Şiseyi kim kırdı?
Kolunu kırdın.
Vazoyu kim kırdı?
Tom onun burnunu kırdı.
Biri pencereyi kırdı.
Saatim kırıldı.
Tom üç tane tabak kırdı.
Tom tabakları kırdı.
Tom yine bir şey kırdı.
Tom kuralları çiğnedi.
Sözünü tutmadı.
Armin pencereyi kırdı.
Sandalyeyi kim kırdı?
Kahve makinesini kim kırdı?
- Tom rekoru kırdı.
- Tom plağı kırdı.
Bardağı kim kırdı?
- O, pencereyi kırdı.
- Pencereyi kırdı.
- Camı kırdı.
- Bardak kırıldı.
- Cam kırıldı.
Biri bu tabağı kırdı.
Bu kalemi kim kırdı?
Bu camı kim kırdı?
Tabağı kim kırdı?
Birisi kameramı bozdu.
Tom fincanı kırdı.
Lambayı kırdın mı?
Bisikletim bozuldu.
Tom kolunu kırdı.
Ayna kırıldı.
O, onun kırdığı bir bardaktı.
Vazoyu kıran o.
- Kız camı kırdı.
- Kız pencereyi kırdı.
Kayak yaparken bacağını kırdı.
Kız camı kırdı.
Kapı kolu kırık.
Tom tekrar bir şey kırdı mı?
Aleti nasıl kırdın?
Tom her iki kolunu kırdı.
Hiç bir yerini kırdın mı?
O dünya rekoru kırdı.
O, sol kolunu kırdı.
Her iki bacağını da kırdı.
Tom kolunu kırdı.
Küçük kızın bebeği kırık.
Komşumuzun bir kaburgası kırıldı.
Tom sağ kolunu kırdı.
O, pencereyi ne zaman kırdı?
Tom bilerek pencereyi kırdı.
Tom gözlüğünü kırdı.
Tom dün bir pencere kırdı.
Lambayı kırdın mı, Tom?
Bambu eğildi ama kırılmadı.
Kazada boynunu kırdı.
Onun arabası yolda bozuldu.
- Bu camı kim kırdı bilmek istiyorum.
- Bu pencereyi kim kırdı bilmek istiyorum.
- Pencereyi kimin kırdığını bilmek istiyorum.
Asem o gece beş tane tabak kırdı.
Hiç gözlüğünü kırdın mı?
Tom vazoyu kıran kişiydi.
Bunu kimin kırdığını bulmalıyım.
Tom kasten camı kırdı.
Tom pencereyi kimin kırdığını biliyor.
O, pencereyi kasıtlı olarak kırdı.
Tom pencereyi kıran kişiydi.
Tom futbol oynarken kolunu kırdı.
- Tom yine bir şeyleri kırmış.
- Tom yine bir şeyleri bozmuş.
Tom sözünü bozmadı.
Kırılmıştı.
- Gitarımdaki bir tel kırıldı.
- Gitarımdaki bir tel koptu.
"Ne oldu?" "Araba bozuldu."
Tom Mary'nin kupasını kırdı.