Translation of "Precisar" in Turkish

0.090 sec.

Examples of using "Precisar" in a sentence and their turkish translations:

- Nós vamos precisar disso.
- Vamos precisar disso.

Biz ona ihtiyaç duyacağız.

- Iremos precisar de ambos.
- Nós iremos precisar de ambos.
- Vamos precisar dos dois.
- Nós vamos precisar dos dois.

Onların her ikisine de ihtiyacımız olacak.

- Nós vamos precisar disso.
- Vamos precisar disso.
- Nós iremos precisar disso.
- Iremos precisar disso.
- Precisaremos disso.
- Nós precisaremos disso.

Buna ihtiyacımız olacak.

- Você vai precisar de um.
- Vocês vão precisar de um.
- Você irá precisar de um.
- Você irão precisar de um.

- Birisine ihtiyacın olacak.
- Bir taneye ihtiyacın olacak.

Irei se precisar.

Eğer gitmem gerekiyorsa giderim.

- Eu vou precisar de ajuda.
- Vou precisar de ajuda.

Yardıma ihtiyacım olacak.

- Você não irá precisar disso.
- Você não vai precisar disso.

Buna ihtiyacın olmayacak.

- Vamos precisar de você aqui.
- Vamos precisar de vocês aqui.

Burada sana ihtiyacımız olacak.

- Vocês vão precisar de dinheiro.
- Você vai precisar de dinheiro.

Biraz paraya ihtiyacın olacak.

- Você irá precisar de um.
- Você irá precisar de uma.

Birine ihtiyacın olacak.

- Tom vai precisar de um.
- Tom vai precisar de uma.

Tom'un birine ihtiyacı olacak.

- Eu vou precisar de vocês.
- Eu vou precisar de você.

Sana ihtiyacım olacak.

Vamos precisar da corda.

Bu halata ihtiyacımız olacak.

Vou precisar de extração.

Buradan alınmam gerekecek.

Nós vamos precisar disso.

Buna ihtiyacımız olacak.

Eu vou precisar disso.

Ona ihtiyacım olacak.

Você vai precisar disso.

Ona ihtiyacın olacak.

Tom pode precisar disso.

- Tom'un buna ihtiyacı olabilir.
- Tom'un ona ihtiyacı olabilir.

- Vou precisar de algumas coisas.
- Eu vou precisar de algumas coisas.

Birkaç şeye ihtiyacım olacak.

- Vou precisar de algumas ferramentas.
- Eu vou precisar de algumas ferramentas.

Benim bazı aletlere ihtiyacım olacak.

- Eu sempre vou precisar de você.
- Eu sempre vou precisar de vocês.

Her zaman sana ihtiyacım olacak.

- Tom vai precisar da nossa ajuda.
- Tom irá precisar de nossa ajuda.

Tom'un yardımımıza ihtiyacı olacak.

Nós vamos precisar de água.

Suya ihtiyacımız olacak.

Você vai precisar de ajuda.

Yardıma ihtiyacın olacak.

Se não precisar, não faça.

Eğer yapmak zorunda değilsen, yapma.

Vou precisar de alguns voluntários.

Bazı gönüllülere ihtiyacım olacak.

Achei que você poderia precisar.

Buna ihtiyacın olabileceğini düşündüm.

Vou precisar de uma peruca.

Bir peruğa ihtiyacım olacak.

Tom vai precisar de ajuda.

Tom'un yardıma ihtiyacı olacak.

Eu não vou precisar disso.

Ona ihtiyacım olmayacak.

Eu vou precisar de ajuda.

Yardıma ihtiyacım olacak.

Demore o tempo que precisar.

- İstediğin kadar al.
- İhtiyacın kadar al.

Você vai precisar de mais.

Daha fazlasına ihtiyacın olacak.

Nós não vamos precisar disso.

Ona ihtiyacımız olmayacak.

Vou precisar de sua ajuda.

Yardımına ihtiyacım olacak.

Vamos precisar de um empréstimo.

Bir krediye ihtiyacımız olacak.

Você mesmo precisar ir lá.

Oraya kendin gitmen gerekiyor.

Eles vão precisar de ajuda.

Onların yardıma ihtiyacı olacak.

Vou precisar de algumas coisas.

Birkaç şeye ihtiyacım olacak.

- Eu estarei por perto se você precisar.
- Estarei por perto se você precisar.

Bana ihtiyacın olursa bu civarda olacağım.

- Eu vou precisar de ajuda com isso.
- Vou precisar de ajuda com isso.

Bu konuda biraz yardıma ihtiyacım olacak.

Vai precisar do seu guarda-chuva.

Şemsiyene ihtiyacın olacak.

Achei que você pudesse precisar disso.

Bunu senin kullanabileceğini düşündüm.

Suponho que você vá precisar disto.

Sanırım buna ihtiyacın olacak.

Você não vai precisar mais disso.

Buna tekrar ihtiyacın olmayacak.

Estou aqui, se precisar de algo.

Bir şeye ihtiyacın olursa buradayım.

Eu vou precisar de uma cópia.

Bir kopyaya ihtiyacım olacak.

De quanto tempo você vai precisar?

Ne kadar zamana ihtiyacın olacak?

Nós vamos precisar de seu apoio.

Desteğine ihtiyacımız olacak.

Tom vai precisar da minha ajuda.

Tom'un yardımıma ihtiyacı olacak.

Tom vai precisar de mais dinheiro.

Tom'un daha fazla paraya ihtiyacı olacak.

Você pode precisar de uma pá.

Bir küreğe ihtiyacın olabilir.

Eu não vou precisar de você.

Sana ihtiyacım olmayacak.

Você vai precisar de uma chave.

Bir anahtara ihtiyacın olacak.

Você vai precisar de um álibi.

Bir mazerete ihtiyacın olacak.

Chame-me se precisar de ajuda.

Benim yardımıma ihtiyacınız olursa beni arayın.

Tom diz não precisar de dinheiro.

Tom paraya ihtiyacı olmadığını söylüyor.

O Tom pode precisar estudar francês.

Tom'un Fransızca okuması gerekebilir.

O Tom não vai precisar disso.

Tom'un bunu yapmasına gerek kalmayacak.

Se precisar de nós, estaremos aqui.

Eğer bize ihtiyacın olursa, biz burada olacağız.

- Se precisar de algo, peça à camareira.
- Se você precisar de algo, peça à camareira.

Bir şeye ihtiyacın olursa oda hizmetçisinden iste.

- Eu vou precisar de ajuda.
- Vou precisar de ajuda.
- Eu precisarei de ajuda.
- Precisarei de ajuda.

Biraz yardıma ihtiyacım olacak.

Vou precisar de algum tipo de proteção.

Bana koruma sağlayacak bir şeye ihtiyacım olacak.

Diz que vai precisar de 30 vezes

30 katı ihtiyaç olacağını söylüyor

Esse trabalho vai precisar de muito dinheiro.

Bu iş çok para gerektirecek.

Me diga se precisar de alguma coisa.

Bir şeye ihtiyacın olursa bana bildir.

Eu farei qualquer coisa que precisar fazer.

Ne yapmam gerekiyorsa yapacağım.

O Tom vai precisar sair cedo hoje.

- Tom bugün erken gitmeli.
- Tom'un bugün erken gitmesi gerekiyor.

Eles podem precisar de algo para comer.

Onların yemek için bir şeye ihtiyacı olabilir.

Se precisar de ajuda, é só pedir.

Yardıma ihtiyacın olursa, sadece iste.

Eu vou precisar de uma sala maior.

Daha büyük bir odaya ihtiyacım olacak.

Você não vai precisar de casaco hoje.

Bugün bir ceket giymen gerekmez.

Eu vou precisar te ligar de volta.

Seni tekrar aramak zorunda kalacağım.

Se precisar de dinheiro, eu te empresto.

Eğer paraya ihtiyacın varsa, sana biraz borç vereceğim.

Você vai precisar de um barco maior.

Daha büyük bir tekneye ihtiyacınız olacak.

Eu vou precisar da ajuda do Tom.

Tom'un yardımına ihtiyacım olacak.

Se precisar de dinheiro, eu te emprestarei.

Eğer paraya ihtiyacın varsa, sana biraz ödünç veririm.

Liga para mim se precisar de ajuda.

Yardıma ihtiyacın olursa beni ara.

Acho que você vai precisar de ajuda.

Sanırım biraz yardıma ihtiyacın olacak.

Se precisar de algo mais, avise-me.

İhtiyacın olan başka bir şey varsa, bana bildir.

Escreva para mim se precisar de ajuda.

Yardıma ihtiyacınız varsa bana yazın.

Eu espero nunca precisar fazer aquilo novamente.

Umarım bir daha asla bunu yapmam gerekmez.

Tom irá precisar da ajuda de Mary.

Tom'un Mary'nin yardımına ihtiyacı olacak.

- Tom não tem certeza de quanto dinheiro ele vai precisar.
- Tom não tem certeza de quanto vai precisar.
- Tom não tem certeza de quanto ele vai precisar.

Tom ne kadar paraya ihtiyacı olacağından emin değildi.

Vou precisar de extração. Certo, já te vimos.

Alınmam gerekecek. Merhaba. Tamam, geliyoruz.

Se você precisar de alguma ajuda, me fale.

Herhangi bir yardıma ihtiyacınız olursa, beni bilgilendirin.

Tom vai precisar do apoio de nós dois.

Tom'un her iki desteğimize de ihtiyacı olacak.

Eu acho que nós vamos precisar dele todo.

Sanırım onun hepsine ihtiyacımız olacak.

Eu acho que você pode precisar de mim.

Bence bana ihtiyacın olabilir.

Se precisar de algo, é só me chamar.

Bir şeye ihtiyacınız olursa, sadece arayın.

Estou à disposição para o que você precisar.

Senin için orada olacağım.

Eu acho que vamos precisar de mais dinheiro.

Sanırım biraz daha paraya ihtiyacımız olacak.

Não vou precisar da ajuda do Tom amanhã.

Yarın Tom'un yardımına ihtiyacım yok.