Examples of using "울음을" in a sentence and their turkish translations:
Ama gözyaşlarımın ötesinde
Gerçekten ne olduğunu görünce de gözyaşlarına hakim olamadı.
Gözyaşları uzun zamandır beni bekliyormuş gibi akmaya başladı.
Bir dakika daha ve bebek ağlıyordu.