Examples of using "세상에" in a sentence and their turkish translations:
Tanrım!
Dur, dur, dur! Vay canına.
İlaç kullanma ülkesinde yaşıyoruz.
dünyaya izimizi bu şekilde bırakıyoruz.
Bu, içinde yaşamak istediğim bir dünya değil.
Onları dünyaya yansıtıyorsunuz.
Dünyaya derinden ve yakından bakma arzumun,
bunları tüm dünyaya yaymaya ihtiyacımız var.
çevremizdeki dünya tarafından nefretin öğretildiğini söylüyor.
Sonra korku içinde bunu aleni olarak konuştum
ulaşabilmek için bazı yapılar kurdular.
Emin olmamız gereken şey
Bu size dünyayla ilgili bir şey söylemez;
Dünyanın herhangi bir yerini altüst edebilir.
sezgisel kararlar verebiliyorlar.
yardım eden teknolojiye evriliyor.
Öyle bir dünyada yaşamak istiyoruz ki, kaybedilen hiçbir şey olmasın.
Dünyada etrafımda olup bitenler içerisinde neyi kaçırıyorum?
Daha aydınlık bir dünyaya adapte olmakta zorlandıkları pek çok noktadan biri bu.
Ancak bu baskının en acımasız kısmı ilk başta dünyaya gizlendi.