Examples of using "목표가" in a sentence and their turkish translations:
Dürüst olmak gerekirse benim amaçlarım da yok;
Güzelliği yeniden tanımlamak için daha iyi bir sebebim vardı.
Hedefimiz beğenilmek ya da retvitlenmek olmamalı.
ve amacı sadece sınıfımızın seviyesinde değil,
Amacın zaten çok belirli olduğu düşünülüp doğrudan formata geçiliyor.
Peki düşmana neden böyle açık bir hedef sunulmalıydı ki?