Translation of "다니는" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "다니는" in a sentence and their turkish translations:

‎걸어 다니는 거죠

Yürüyor.

그리고 학교에 다니는 아이들은

Okula gidebilenler ise

무리 지어 다니는 경우는 절대 없습니다

yani hiçbir zaman bir grup hâlinde hareket etmezler.

중고등학교를 다니는 일부 운 좋은 아이들은 어떨까요?

Peki ya ortaokula gidebilen çok az şanslı genç?

우리는 모든 비밀번호들을 담은 기기를 들고 다니는 거죠.

Tüm şifrelerimizin,

마체테 없이 정글을 다니는 건 못 할 짓이네요

Ormanda pala olmadan ilerlemek eğlenceli değil.

‎녀석이 어둠을 헤치고 다닐 때 ‎붙어 다니는 ‎빨판상어는 예외죠

Karanlıkta yol alırken üstüne yapışan remora kortejini saymazsak.

여럿이 다니거나 큰소리로 음악을 틀고 불과 막대를 들고 다니는 건

Grup hâlinde gezmek, yüksek sesle müzik çalmak, fener ve sopa taşımak

우리가 매일 지니고 다니는 숨겨진 재능과 열정을 마음껏 드러낼 수 있도록

her gün barındırdığımız gizli yetenekleri ve tutkuları