Translation of "‎얼른" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "‎얼른" in a sentence and their turkish translations:

‎문어가 장난기가 넘칠 때는 ‎카메라를 얼른 치워야 했죠

Bazen, oyuncu bir ruh hâlindeyken kamerayı çok bırakamıyordum.

‎얼른 아침이 왔으면 했죠 ‎할 일이 정말 많았으니까요

Sabahları kalkmak için sabırsızlanıyorsun. Her küçük işareti,

저는 그 말이 무슨 뜻인지 얼른 이해할 수 없었습니다.

Bu öngörünün ne anlama geldiğini kavrayamıyordum.

‎조개껍데기와 돌을 ‎100개쯤 얼른 줍더니 ‎공격에 취약한 머리를 ‎팔을 접어 감싸더군요

belki 100 tane kabuk ve taşı toplamış, kollarını da savunmasız kafasının üzerine doğru katlıyor.

‎살 날이 1년 남짓 남은 이 암컷은 ‎생존법을 얼른 터득해야 했어요 ‎"52일째"

Ve hızlı öğrenmesi gerek çünkü bir yıldan biraz fazla bir ömrü var. 52. GÜN