Examples of using "Pigra" in a sentence and their turkish translations:
O tembeldir.
Ben tembelim.
Tom, Mary'nin tembel olduğunu söyledi.
Sen tembelsin.
Tom tembel bir kişi.
Ben sadece tembelim.
Ben tembel değilim.
Çok tembelim.
Gerçekten tembelim.
Ben bildiğim en tembel insanım.
O, tanıdığım en tembel insandır.
Tom çok tembel bir kişidir.
Tembel olmayın!
Sen çok tembelsin.
Tembelsin, değil mi?
Stajyer tembel.
- Evet haklısın, ben çok tembel biriyim.
- Doğru söylüyorsun, ben acayip tembel bir insan oldum.
Bu öğrenci tembeldir.
- Tom tembeldir.
- Tom tembel.
Tembel olduğumu biliyorum.
Mary okul arkadaşlarının en tembelidir.
Çok tembel olmayın.
John seninle tanışıncaya kadar tembel bir kişiydi.
Ben tembel olmaya çalışmıyorum.
Başarılarının sırrı tembel doğaları.
Ödevimi yapamayacak kadar tembelim.
Sabahleyin saat altıda uyanamayacak kadar tembelim.
Sabahları çok tembelim ve hiçbir şey yapmak istemiyorum.
Birçok insan tembeldir. Aslına bakılırsa ben de tembelim.
Ben uyuşuk hissediyorum.