Examples of using "Piantina" in a sentence and their turkish translations:
- Haritayı bana ver.
- Bana haritayı ver.
- Haritayı bana verin.
- Bana haritayı verin.
Kyoto şehrinin haritası var mı sende?
Bir Boston haritası satın almak istedim.
- Tom'a bir harita faksladım.
- Tom'a bir harita belgeçledim.
Haritaya bakalım!
Haritam var.
Bir haritam var.
İşte harita.
İşte aradığın harita.
- Nerede harita alabilirim?
- Nereden bir harita satın alabilirim?
Şehrin haritasına bakalım!
Bu yol haritada değil.
Herhangi birinin haritası var mı?
Bu bir harita.
Bana bir harita çizer misin?
Bu bir Boston haritası.
Haritayı maviye boyadı.
Bir haritaya ihtiyacım var.
Masanın üzerinde bir harita var.
Nereden bir harita alabilirim?
Finlandiya haritada.
- Bana bu haritada nerede olduğumu gösterebilir misin?
- Bu haritada bana nerede olduğumu gösterebilir misiniz?
Bir haritada Porto Riko'nun yerini bulun.
Tom'un haritası var.
Bu, Osaka kentinin bir haritasıdır.
Daha ayrıntılı bir haritaya ihtiyacım var.
Ben bir şehir haritası istiyorum.
Porto Riko'nun harita üzerinde nerede olduğunu bana göster.
Harita üzerindeki konumumuz neresidir?
Harita üzerindeki kırmızı daireler okulları gösterir.
Haritadaki mavi çizgiler nehirlere karşılık gelir.