Examples of using "Los" in a sentence and their turkish translations:
Los Angeles nasıldı?
Yarın Los Angeles'a uçuyoruz.
Los Angeles'ta hiç kimse yürümez.
Los Angeles'ta akrabalarım var.
Los Angeles'te akrabalarım var.
Ben L.A.'yı daha çok seviyorum.
Los Angeles'ta kalırken Hollywood'u ziyaret ettim.
Los Angeles'a olan geziyi iptal etmeliyim.
Los Angeles'a gitmeyi düşünüyorum.
Los Angeles'ta yaşayan bir teyzem var.
Los Angeles Times'tan bir manşet:
- Osaka'dan Los Angeles'a molasız uçtuk.
- Osaka'dan Los Angeles'a aktarmasız uçtuk.
Los Angeles gezimi iptal etmeliyim.
LAPD Los Angeles Polis Departmanıdır.
Los Angeles ziyaret etmek istediğim yerlerden biridir.
O, Los Angeles'ta iken, en az altı farklı işi vardı.
Geçen ay tatilde Los Angeles'a gittim.
Los Angeles'a varış saati nedir?
O, dans eğitimi amacıyla Los Angeles'a gitti.
Los Angeles'a giden bir uçağa bindi.
Şirket merkezi Los Angeles'ta.
Los Angeles'taki kız kardeşimi ziyaret etmeyi dört gözle bekliyorum.
- Los Angeles, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ikinci en büyük şehirdir.
- Los Angeles, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ikinci en büyük kenttir.
Bay Jackson geçenlerde Los Angeles'tan Tokyo'ya transfer oldu.