Examples of using "Felicità" in a sentence and their turkish translations:
Mutluluğu hak ediyorum.
Mutluluğun ne olduğunu biliyor musun?
Mutluluk diliyorum.
Mutluluk arıyoruz.
Herkes mutluluk peşinde.
Sana barış ve mutluluk diliyorum.
Mutluluk hakkında konuşalım.
Mutluluk nedir?
Para mutluluk getirir mi?
Para mutluluğu satın almaz.
''Mutluluk ve mutsuzluk,
Konu mutluluktur.
Onlar mutluluğun peşindeler.
Herkes mutluluk arzular.
Ben mutluluğu buldum.
Mutluluğa giden bir yol yoktur. Mutluluğun kendisi yoldur.
Biz onların mutluluğu için dua ettik.
Sen benim mutluluğumu çaldın, Charles.
dışa bağımlı olmaktan çıkarmak
ve bu bir mutluluk aracıdır
O mutluluktan kızarıyor.
Mutluluk bir seçimdir.
Paranın ona mutluluk satın alacağına inanıyor musun?
- Tek mutluluk kaynağım oldu.
- O benim yegane esenlik kaynağımdı.
Tek mutluluk kaynağım oldu.
Başkalarının acı ve mutluluğu, bizim kendi acı ve mutluluğumuzdur.
ulaşmamız o kadar zor olur.
mutluluğumuz çok istikrarsız
Mutluluk kırılgan bir çiçektir.
Mutluluğu satın alamazsın.
Mutluluk satın alınamaz.
Para mutluluk satın alabilir mi?
Mutluluk narin bir çiçektir.
mutluluk ve neşe gibi olumlu duygular hissedersin.
Çünkü, eğer mutluluğumuz bu duruma bağlıysa--
En büyük mutluluk, özgürlükte yatar.
Üzüntü olmadan mutluluğun tadı yoktur.
Şu anda mutluluktan ölebilirim.
Mutluluk zenginlikten daha önemlidir.
Savaş onları mutluluklarından mahrum etti.
Sonuç olarak burada bahsettiğimiz mutluluk
Mutluluk sadece birçok mala sahip olmak değildir.
Mutluluk ve keder sadece bir süre boyunca devam eder.
O, paranın ve mutluluğun aynı olduğunu düşünüyor.
ailelerde ve topluluklarda pek çok problem yaşıyorlardı.
bir huzur ve mutluluk kaynağı yaratıp
zihinsel durumumuzun o anki halidir.
Birçok kişi paranın mutluluk getirdiğine inanıyor.
Piyano çalarken en mutludur.
Cehalet mutluluktur.
mutluluğumuzun kontrolünü diğer insanlara vermiş oluyoruz, değil mi?
Dünya üzerinde mutluluğu çoğaltmanın tek yolu onu bölmektir.
- Cümle sayısı 888,888 sahibine mutluluk yıllarını getirecek.
- 888.888 numaralı cümle, sahibine mutlu yıllar getirecek.
- O, haberi duyduktan sonra mutluluktan havalara uçtu.
- Tom haberi duyduktan sonra çok mutluydu.