Translation of "Conduce" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Conduce" in a sentence and their turkish translations:

- Conduce una vita movimentata.
- Lui conduce una vita movimentata.

O telaşlı bir hayat sürüyor.

L'acqua conduce l'elettricità.

Su, elektriği iletir.

L'esperanto conduce all'amicizia.

Esperanto dostluğa yol açar.

Tom conduce una vita tranquilla.

Tom sakin bir hayat sürüyor.

Il rame conduce bene l'elettricità.

Bakır elektriği iyi iletir.

Questa porta conduce allo studio.

Bu kapı çalışma odasına götürür.

Tom conduce una vita relativamente attiva.

Tom nispeten aktif bir yaşam sürüyor.

- Tom ha una vita attiva.
- Tom conduce una vita attiva.

Tom etkin bir yaşam sürüyor.

A novant'anni, la nonna di Tom conduce ancora una vita molto attiva.

Doksan yaşında, Tom'un büyükannesi hâlâ çok aktif bir hayat sürdürüyor.