Examples of using "Választja" in a sentence and their turkish translations:
Bu sınır, geçirgen.
arada duvar varsa daha az bir mesafeye.
Tarih boyunca insanlar birbirlerinin kuyusunu kazdılar
Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilir.
Yanında yavruları olduğundan arka sokaklardan ilerliyor.
Çit bahçeyi kulvardan ayırır.
Manş denizi Fransa'yı İngiltere'den ayırır.
çoğu insan genellikle benim istediğim kartı seçiyor