Examples of using "Terméket" in a sentence and their turkish translations:
Onlar o ürünü boykot edecekler.
Polonya'dan Türkiye'ye ithal edilen bir sürü ürün var.
Bu ürünü çocukların erişemeyeceği bir yerde saklayın.
Onlar artık ürünü satmıyorlar.
- Bu ürün Çin'de yapıldı.
- Bu ürün Çin'de üretilmiştir.