Examples of using "Szőke" in a sentence and their turkish translations:
Onun sarı saçı var.
Mary sarışındır.
Onun sarı saçı var.
Çocukken sarışındım.
Mary gerçek bir sarışın mı?
Doğal bir sarışın mısın?
Her iki kız kardeş sarışındır.
Lidia'nın sarı düz saçları var.
Güzel sarışın plajda güneşleniyordu.
Ayrıca Felicja'nın da sarı düz saçları var.
- Tom'un sarı saçları ve yeşil gözleri var.
- Tom sarışın ve yeşil gözlü.
Piotr'un saçları siyahtır ama Lech'in saçları sarıdır.
Ania kahverengi ama Magdalena sarı saça sahip.
Barbie'nin sarı saçı ve mavi gözleri var.
Üç sevgilim vardı: ilki sarışın, ikincisi esmer, üçüncüsü kızıl saçlıydı.