Translation of "Segítsek" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Segítsek" in a sentence and their turkish translations:

- Segíthetek?
- Segítsek?

Sana yardım edeyim mi?

Hadd segítsek!

Yardım edeyim.

Segítsek neked?

Size yardım etmeli miyim?

- Akarod, hogy segítsek?
- Akarod, hogy segítsek neked?

Sana yardım etmemi ister misin?

- Szeretnéd, hogy segítsek?
- Szeretnéd, hogy segítsek neked?

Size yardım etmemi ister misiniz?

- Engedd meg, hogy segítsek elmosogatni.
- Hadd segítsek elmosogatni.

- Sana bulaşıkları yıkamanda yardım edeyim.
- Bulaşıkları yıkamana yardım edeyim.

Akarod, hogy segítsek?

Sana yardım etmemi ister misin?

Hogy segítsek Tominak?

Tom'a nasıl yardım ederim?

Hadd segítsek ezzel!

Dur sana yardımcı olayım.

Hadd segítsek neked!

Lütfen size yardım etmeme izin verin.

Jövök, hogy segítsek neked.

- Sana yardım etmeye geliyorum.
- Size yardım etmeye geliyorum.

Engedd meg, hogy segítsek!

Size yardım etmeme izin verin.

Engedd meg, hogy segítsek.

Yardım etmeme izin ver.

Azon vagyok, hogy segítsek.

Sana yardım etmek niyetindeyim.

Itt vagyok, hogy segítsek nektek.

Sana yardım etmek için buradayım.

Bármit megtennék, hogy segítsek neked.

Sana yardım etmek için herhangi bir şey yapardım.

Bármit megtennék, hogy segítsek Tominak.

Tom'a yardım etmek için her şeyi yaparım.

Azért fizetnek, hogy segítsek neked.

Size yardım etmek için bana ödeme yapılıyor.

Tom megkért, hogy segítsek Marynek.

Tom benden Mary'ye yardım etmemi istedi.

Tom nem hagyta, hogy segítsek.

Tom yardım etmeme izin vermedi.

Tamás kérte, hogy segítsek neki.

Tom benden ona yardımcı olmamı rica etti.

Tamás könyörgött, hogy segítsek neki.

Tom ona yardım etmem için bana yalvardı.

Hogy segítsek a szakmák széles skálájának

günlük hayattaki olağanüstü şeyleri görebilmeleri

Hagynod kellett volna, hogy segítsek neked.

Sana yardım etmeme izin vermeliydin.

Ezt azért teszem, hogy segítsek Tominak.

Bunu Tom'a yardım etmek için yapıyorum.

Tom nem hagyja, hogy segítsek neki.

Tom ona yardım etmeme izin vermeyecek.

Azért vagyok itt, hogy segítsek neked.

- Size yardımcı olmak için buradayım.
- Sana yardımcı olmak için buradayım.

Minden tőlem telhetőt megteszek, hogy segítsek.

Yardım etmek için elimden geleni yapacağım.

Miért akarna Tom, hogy segítsek neki?

- Tom ona yardım etmemi niye istesin ki?
- Tom neden ona yardım etmemi istiyor?

Bármit meg fogok tenni, hogy segítsek.

Yardım etmek için bir şey yapacağım.

Nem vagyok itt, hogy segítsek neked.

Size yardım etmek için burada değilim.

Túl elfoglalt vagyok ahhoz, hogy segítsek.

Ben ona yardım edemeyecek kadar çok meşgulüm.

Tamás nem engedte, hogy segítsek Máriának.

Tom Mary'ye yardım etmeme izin vermedi.

Tom ragaszkodott hozzá, hogy segítsek neki.

- Tom ona yardımcı olmam konusunda ısrar etti.
- Tom ona yardım etmem konusunda ısrarcıydı.

- Ne kérj meg rá, hogy segítsek neked többet!
- Soha többet ne kérd, hogy segítsek neked!

Sana bir daha yardım etmemi isteme.

- Biztos, hogy nem akarod, hogy segítsek a házi feladatodban?
- Biztos, hogy ne segítsek a házi feladatodban?

Ev ödevinde sana yardım etmemi istemediğinden emin misin?

Valójában azért vagyok itt, hogy segítsek neked.

Aslında sana yardım etmek için buradayım.

Minden tőlem telhetőt megteszek, hogy segítsek rajtad.

Sana yardım etmek için elimden geleni yapacağım.

Csak azért vagyok itt, hogy Tominak segítsek.

Sadece Tom'a yardım etmek için buradayım.

Azért vagyok itt, hogy segítsek neked, Tom.

Sana yardım etmek için buradayım, Tom.

Biztosan akarod, hogy segítsek a házi feladatodban?

Ev ödevinde sana yardım etmemi istediğinden emin misin?

- Segítsek megtalálni valamit?
- Segíthetek, ha keresel valamit?

- Aradığınızı bulmanıza yardımcı olabilir miyim?
- Ne bakmıştınız? Yardımcı olabilir miyim?

Hogy így az írásaim által segítsek az embereknek.

Tanrı'nın planı olduğuna inanıyordu.

Meg kell találnom a módját, hogy segítsek Tomnak.

Tom'a yardım etmek için bir yol bulmalıyım.

Most nem vagyok abban a helyzetben, hogy segítsek neked.

Ben şimdi size yardım edecek konumda değilim.

Azt akarja Tomi, hogy segítsek mindig Marinak, ahogy csak tudok.

Tom öyle ya da böyle Mary'ye yardım etmeyi sürdürmemi istiyor.

A célom az volt, hogy segítsek abban, hogy több szerencsénk legyen.

yardımcı olmaya çalışarak yaklaşık 20 yılımı harcadım.

- Mindig kész vagyok segíteni neked.
- Mindig készen állok, hogy segítsek neked.

Ben her zaman sana yardım etmeye hazırım.

- Te soha nem tettél meg nekem semmit és most azt várod, hogy én segítsek? - Igen!

"Sen benim için hiçbir şey yapmadın ve şimdi sana yardım etmemi bekliyorsun?" "Evet."