Translation of "Idősebb" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "Idősebb" in a sentence and their turkish translations:

- Idősebb vagyok nálad.
- Nálad idősebb vagyok.

Senden daha yaşlıyım.

Idősebb Tomnál.

O, Tom'dan daha yaşlıdır.

Tom idősebb.

Tom daha yaşlıdır.

Idősebb nála.

- O ondan daha yaşlıdır.
- Kız, oğlandan büyük.
- Ondan büyük.

- Mama idősebb a papánál.
- Anya idősebb papánál.

- Annem babamdan yaşça daha büyük.
- Annem babamdan daha yaşlı.

Idősebb vagyok nálad.

- Ben senden daha büyüğüm.
- Senden daha yaşlıyım.
- Sizden daha yaşlıyım.

Tom idősebb nálam.

- Tom benden daha yaşlıdır.
- Tom benden daha yaşlı.

Anyám idősebb apámnál.

Annem babamdan yaşça daha büyük.

Az apádnál idősebb!

O senin babandan yaşlı!

Anya idősebb papánál.

Annem babamdan daha yaşlı.

Apukám egyre idősebb lesz,

Babam artık yaşlanıyor ama hala oldukça zeki

Két évvel idősebb nálad.

O, senden iki yıl daha yaşlıdır.

Idősebb, mint az apja.

O, onun babasından daha yaşlı.

Idősebb vagyok, mint ő.

Ben ondan daha yaşlıyım.

Idősebb vagy, mint Tomi?

Sen Tom'dan daha yaşlı mısın?

Tamás idősebb, mint gondoltam.

Tom olduğunu düşündüğümden daha yaşlı.

Két évvel idősebb nálam.

O, benden iki yaş büyüktür.

Két évvel idősebb nála.

O, ondan iki yaş daha büyüktür.

Mária az idősebb lányom.

Mary benim büyük kızım.

Három évvel idősebb nála.

O, ondan üç yıl daha yaşlıdır.

Szerintem ő Mary idősebb testvére.

Sanırım o, Mary'nin ağabeyidir.

Két évvel idősebb, mint én.

O, benden iki yaş daha büyüktür.

János két évvel idősebb nálam.

John benden iki yıl daha yaşlıdır.

Mindössze pár évvel idősebb nálam.

O benden sadece birkaç yaş yaşlı.

Ő nem lehet húsznál idősebb.

O, yirminin üzerinde olamaz.

Jóval idősebb voltam, mint ő.

- Ben ondan önemli ölçüde daha büyüktüm.
- Ben ondan önemli ölçüde daha yaşlıydım.

Tom három évvel idősebb nálam.

Tom benden üç yaş büyük.

Te idősebb vagy, mint Tamás.

Sen Tom'dan yaşlısın.

Három évvel idősebb, mint ő.

O, ondan üç yıl daha büyüktür.

Az idősebb lányom Magdalena Zarębówna.

En büyük kızım Magdalena Zarębówna'dır.

Az idősebb fiam Lech Zaręba.

En büyük oğlum Lech Zaręba'dır.

Tom valószínűleg idősebb, mint gondolod.

Tom muhtemelen senin onun olduğunu düşündüğünden daha yaşlı.

- Az a nő jóval idősebb nálam.
- Az a nő jóval idősebb, mint én.

O kadın benden çok daha yaşlı.

Engem vonzanak az idősebb dundi nők.

Ben yaşlı ve tombul kadınlar tarafından beğeniliyorum.

Gyurka öt évvel idősebb, mint én.

- George benden beş yaş büyük.
- George benden beş yaş daha büyüktür.

Johnson úr idősebb, mint ahogy gondoltam.

Bay Johnson olduğunu düşündüğümden daha yaşlı.

Tom egy kicsit idősebb, mint Mary.

Tom, Mary'den biraz daha büyük.

Azt hiszem, Tom talán idősebb nálam.

Tom'un benden daha yaşlı olabileceğini düşünüyorum.

Tom idősebb, mint bármelyik másik osztálytársa.

Tom sınıfındaki öğrencilerin hepsinden büyük.

Tomi soha nem randizik idősebb hölgyekkel.

Tom asla daha yaşlı kadınlarla çıkmaz.

Azt hittem, hogy idősebb vagy nálam.

Benden daha yaşlı olduğunu düşünüyordum.

- Két évvel idősebb, de nem olyan magas, mint én.
- Két évvel idősebb, mint én, de alacsonyabb.

O benden iki yıl daha büyüktür fakat benden daha az uzundur.

Két évvel idősebb, mint én, de alacsonyabb.

O benden iki yaş daha büyük fakat daha kısa.

Tom nem lehet sokkal idősebb, mint én.

Tom benden çok daha yaşlı olamaz.

Nem tudom, hogy fiatalabb vagy idősebb nálam.

- Onun benden daha genç ya da daha yaşlı olup olmadığını bilmiyorum.
- Benden büyük mü küçük mü bilmiyorum.

Segített az idősebb embernek átkelni az úton.

O, yaşlı adamın yolu geçmesine yardımcı oldu.

Tom három évvel idősebb nálam, viszont alacsonyabb.

Tom benden üç yaş daha büyük ama o benden daha kısa.

Az idősebb lány segített megteríteni az asztalt.

Büyük kız masayı hazırlamaya yardım etti.

Érthetővé válik a számodra, ha idősebb leszel.

Bu sen yaşlandığında mantıklı olacak.

Idősebb vagyok nálad, így természetesen jobban tudom.

Ben senden daha yaşlıyım bu nedenle tabii ki daha iyi bilirim.

Tom sokkal idősebb, mint Mary, nem igaz?

Tom Mary'den daha yaşlı, değil mi?

- A nagynéném korosabb, mint az anyám.
- A nagynéném idősebb az anyámnál.
- A nagynéném idősebb, mint az anyám.

Teyzem annemden daha yaşlıdır.

Tamás kissé idősebb, mint az osztályának többi tanulója.

Tom sınıfındaki diğer öğrencilerden biraz daha yaşlı.

Te csupán három évvel vagy idősebb, mint én.

- Yalnızca, benden üç yaş büyüksün.
- Benden yalnızca üç yaş büyüksün.

Magdalena, az idősebb lányom olyan, mint egy angyal.

Büyük kızım Magdalena bir melek gibidir.

Az utcán játszottam egy nálam pár évvel idősebb barátommal,

benden iki yaş büyük bir arkadaşımla dışarıda oyun oynuyordum,

- Idősebbnek tűnök.
- Idősebb ember látszatát keltem.
- Öregebbnek nézek ki.

Ben daha yaşlı görünüyorum.

És ahogy egyre idősebb, egyre több kedve is van hozzá.

Ve yaşı ilerledikçe bunu daha da çok yapmak istiyor gibi.

- Ez a fa öregebb nálam.
- Ez a fa idősebb nálam.

Bu ağaç benden daha yaşlı.

Az idősebb gyerekek hajlamosabbak kevésbé irigynek lenni, mint a fiatalabb testvéreik.

Büyük çocuklar küçük kardeşlerinden daha az kıskanç olma eğilimindedir.

El akarok utazni néhány országba, ha idősebb leszek, és Amerika feltétlenül a listán van.

Ben yaşlandığımda bazı ülkelere seyahat etmek istiyorum ve Amerika kesinlikle listede.