Examples of using "Idősebb" in a sentence and their turkish translations:
Senden daha yaşlıyım.
O, Tom'dan daha yaşlıdır.
Tom daha yaşlıdır.
- O ondan daha yaşlıdır.
- Kız, oğlandan büyük.
- Ondan büyük.
- Annem babamdan yaşça daha büyük.
- Annem babamdan daha yaşlı.
- Ben senden daha büyüğüm.
- Senden daha yaşlıyım.
- Sizden daha yaşlıyım.
- Tom benden daha yaşlıdır.
- Tom benden daha yaşlı.
Annem babamdan yaşça daha büyük.
O senin babandan yaşlı!
Annem babamdan daha yaşlı.
Babam artık yaşlanıyor ama hala oldukça zeki
O, senden iki yıl daha yaşlıdır.
O, onun babasından daha yaşlı.
Ben ondan daha yaşlıyım.
Sen Tom'dan daha yaşlı mısın?
Tom olduğunu düşündüğümden daha yaşlı.
O, benden iki yaş büyüktür.
O, ondan iki yaş daha büyüktür.
Mary benim büyük kızım.
O, ondan üç yıl daha yaşlıdır.
Sanırım o, Mary'nin ağabeyidir.
O, benden iki yaş daha büyüktür.
John benden iki yıl daha yaşlıdır.
O benden sadece birkaç yaş yaşlı.
O, yirminin üzerinde olamaz.
- Ben ondan önemli ölçüde daha büyüktüm.
- Ben ondan önemli ölçüde daha yaşlıydım.
Tom benden üç yaş büyük.
Sen Tom'dan yaşlısın.
O, ondan üç yıl daha büyüktür.
En büyük kızım Magdalena Zarębówna'dır.
En büyük oğlum Lech Zaręba'dır.
Tom muhtemelen senin onun olduğunu düşündüğünden daha yaşlı.
O kadın benden çok daha yaşlı.
Ben yaşlı ve tombul kadınlar tarafından beğeniliyorum.
- George benden beş yaş büyük.
- George benden beş yaş daha büyüktür.
Bay Johnson olduğunu düşündüğümden daha yaşlı.
Tom, Mary'den biraz daha büyük.
Tom'un benden daha yaşlı olabileceğini düşünüyorum.
Tom sınıfındaki öğrencilerin hepsinden büyük.
Tom asla daha yaşlı kadınlarla çıkmaz.
Benden daha yaşlı olduğunu düşünüyordum.
O benden iki yıl daha büyüktür fakat benden daha az uzundur.
O benden iki yaş daha büyük fakat daha kısa.
Tom benden çok daha yaşlı olamaz.
- Onun benden daha genç ya da daha yaşlı olup olmadığını bilmiyorum.
- Benden büyük mü küçük mü bilmiyorum.
O, yaşlı adamın yolu geçmesine yardımcı oldu.
Tom benden üç yaş daha büyük ama o benden daha kısa.
Büyük kız masayı hazırlamaya yardım etti.
Bu sen yaşlandığında mantıklı olacak.
Ben senden daha yaşlıyım bu nedenle tabii ki daha iyi bilirim.
Tom Mary'den daha yaşlı, değil mi?
Teyzem annemden daha yaşlıdır.
Tom sınıfındaki diğer öğrencilerden biraz daha yaşlı.
- Yalnızca, benden üç yaş büyüksün.
- Benden yalnızca üç yaş büyüksün.
Büyük kızım Magdalena bir melek gibidir.
benden iki yaş büyük bir arkadaşımla dışarıda oyun oynuyordum,
Ben daha yaşlı görünüyorum.
Ve yaşı ilerledikçe bunu daha da çok yapmak istiyor gibi.
Bu ağaç benden daha yaşlı.
Büyük çocuklar küçük kardeşlerinden daha az kıskanç olma eğilimindedir.
Ben yaşlandığımda bazı ülkelere seyahat etmek istiyorum ve Amerika kesinlikle listede.