Examples of using "Edd" in a sentence and their turkish translations:
Bunu ye.
Ekmek yiyin!
Yemekleri yavaş yiyin.
Yemeğini ye.
Ispanağını ye.
- Ye bunu!
- Ye şunu!
- Al sana!
Bunu yemeyin.
- Yemeğini ye.
- Öğle yemeğini ye.
İstiridyeleri yemeyin.
Soğumadan önce bunu derhal ye.
Lütfen çorbanı ye.
Çorbanı ye, Tom.
Soğumadan önce çorbanı ye.
Beğenmezsen o halde onu yeme.
Yemeğin soğumadan yemeğini ye.
- Dondurmanı erimeden önce ye.
- Dondurmanızı erimeden önce yiyin.
Sıcakken yiyin.
Çorbanı sıcakken ye.
O kayısıyı yeme!
Gel, mutfaktaki meyveleri ye.
Suçlanacak olan sensin.
Masanın üstünde duran sepetteki meyveyi yeme. Plastik.
Bedelini öde.
"Bakın! Bir kırmızı beyaz mantar! Çok lezzetli görünüyor!" "Hayır, onu yeme. O zehirli."