Examples of using "Wunderbar" in a sentence and their turkish translations:
Güzel!
Harika!
Oh! Muhteşem!
Güzel, serin bir su.
Bu harika.
Müthiş!
Bunlar harika.
- Tom muhteşem.
- Tom harika.
Gerçekten harika.
Yağmur harika.
Onlar harika değil mi?
Bu forum muhteşem.
- O gerçekten harika.
- Bu gerçekten şaşırtıcı.
- Bu gerçekten şaşkınlık verici.
- Bu gerçekten hayret verici.
Taze gıda harika.
(Bu) gerçekten çok güzel!
Harika değil mi?
Tom gerçekten harika.
O öpücük şaşırtıcıydı.
- Harika!
- Vay canına!
Yemek harikaydı.
Herkes gerçekten harikaydı.
Çiçekler harika kokuyorlar.
ikiside birbirini çok güzel bir şekilde yalanlayabiliyor
Onun yeni arabası harika.
Allahın eserleri ne kadar da harikulade.
Aşk karmaşık ama harıkadır!
Bu dil harika ve zengin.
Onlar harika.
Hava çok güzel.
O harika kokmuyor mu?
O harika.
Cihazı çalıştırmak mükemmelce basittir.
Sahil boyunca araba sürmek harika.
O gerçekten harika.
- Ben onu denedim ve o bir rüya gibi çalışıyor.
- Ben onu denedim ve o harika çalışıyor.
Bir 45'likle bankaya girmek gibisi yoktur.
Ev taze boya katıyla harika görünüyordu.
Muhteşem hatalı olabiliyorken neden mükemmel olayım ki?
Şapkan elbisenle oldukça uyumlu.