Translation of "Weiterzugehen" in Turkish

Wir brauchen nicht weiterzugehen.

Daha ileriye gitmemize gerek yok.

Mut heißt trotz Angst weiterzugehen.

korkuya doğru yürümenin olduğunu gösterdi.

Ich bin zu erschöpft, um weiterzugehen.

Artık yürüyemeyecek kadar çok yorgunum.

Er war zu müde um weiterzugehen.

O daha ileriye yürüyemeyecek kadar çok yorgundu.

Tom war zu müde um weiterzugehen.

Tom daha fazla yürümek için çok yorgundu.

Er war zu müde, um zu Fuß weiterzugehen.

O yürümeyi sürdüremeyecek kadar çok yorgundu.

- Ich kann nicht weitergehen.
- Ich schaff es nicht weiterzugehen.

Ben daha ileriye gidemem.

Es macht mich nervös weiterzugehen und kaum noch Wasser zu haben.

Evet, suyum bu kadar azalmışken oraya gidecek olmak beni geriyor.

Es ist an der Zeit weiterzugehen durch dieses kalte, nasse, unwegsame Gelände.

Şimdi soğuk, ıslak ve tehlikeli araziye geri dönme zamanım geldi.

Es ist an der Zeit weiterzugehen durch dieses kalte, nasse, unwegsame Gelände.

Şimdi soğuk, ıslak ve tehlikeli araziye geri dönme zamanım geldi.