Examples of using "Richtiger" in a sentence and their turkish translations:
O, gerçek bir ayyaştı.
Benim gerçek adım Tom Jackson'dır.
O senin gerçek adın mı?
Sen gerçek bir beyefendisin.
O, ilkeleri için gerçek bir inatçıydı.
Tom Jackson onun gerçek adı değildi.
O benim tek gerçek arkadaşım.
asıl ismi Ali Kemal Sunal
Tom senin gerçek bir doktor olmadığını söyledi.
Gerçek bir arkadaş sana gerçeği anlatır.
Tom senin gerçek adın değil, değil mi?
Tom'un gerçek adı gerçekten Tom olmayabilir.
Mary Tom'un, onun gerçek babası olmadığını bilir.
Gerçek bir beyefendi kadınına kırmızı güller getirir.
Eğer düzgünce askerlendirilmiş ve ikmal edilmişse, bunun gibi bir kale ateşli silahlar devrine kadar
Tom babasının gerçek babası olmadığını öğrendi.
Tom benim tek gerçek arkadaşım.
Sen benim tek gerçek dostumsun.
gerçek hakim ve kaymakam değildi sadece herkes öyle zannediyordu
Onun gerçek adı Lisa'dır.
Hoşuma gittiğin kadar, bazen su katılmamış bir pislik olabildiğini de düşünüyorum.
Benim adım Zezo değil. O yalnızca takma bir ad.
Çok yalancısın!