Translation of "Plastik" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Plastik" in a sentence and their turkish translations:

Das ist Plastik.

O plastik.

Es ist kein recyceltes Plastik, es ist soziales Plastik.

Geridönüşümlü plastik de değil,

Soziales Plastik ist Geld.

Sosyal plastik artık para ediyor,

Kreditkarten sind aus Plastik.

Kredi kartları plastiktir.

- Dieser Stuhl ist aus Plastik hergestellt.
- Dieser Stuhl ist aus Plastik.

- Bu sandalye plastikten yapılmıştır.
- Bu sandalye plastik.
- Bu sandalye plastikten yapılmış.

Plastik ist in der Nahrungskette.

ve plastik de besin zinciri içinde.

Es ist nicht einfach Plastik.

Artık sadece plastik değil.

Diese Schachteln sind aus Plastik.

Bu kutular plastikten yapılmaktadır.

Unsere Picknickteller sind aus Plastik.

Piknik tabaklarımız plastikten yapılmıştır.

Dieser Stuhl ist aus Plastik.

Bu sandalye plastik.

Plastik-Neutralität ist wie Kohlenstoff-Neutralität.

Plastiği desteklememe karbona karşı olmakla aynı

Viele Schuhe sind heutzutage aus Plastik.

Günümüzde birçok ayakkabı plastikten yapılmaktadır.

Keine der Blumen ist aus Plastik.

Çiçeklerin hiçbiri plastik değildir.

Weil sie mit Plastik in Kontakt geraten.

plastik yüzünden ölüyor.

Die soziales Plastik direkt im Herstellungsprozess verwenden.

sosyal plastiği doğrudan üretimde kullanıyor.

Papier, Glas und Plastik sind wiederverwertbare Materialien.

Kağıt, cam ve plastik geri dönüştürülebilir malzemelerdir.

Aus Plastik bis hin zu natürlich gewonnenen Materialien,

plastikten doğal materyallere,

- Diese Kisten sind aus Kunststoff.
- Diese Schachteln sind aus Plastik.

Bu kutular plastikten yapılmıştır.

Ich wusste, dass es Plastik war, aber es schmeckte wie Holz.

Bunun plastik olduğunu biliyordum ama ahşap gibi tadı vardı.

Jedes Jahr landen weltweit ca. 26 Millionen Tonnen Plastik im Meer.

Küresel olarak, yaklaşık 26 milyon ton plastik her yıl okyanusa girer.

- Iss die Frucht in der Schüssel auf dem Tisch nicht. Sie ist aus Plastik.
- Nicht das Obst in der Schüssel auf dem Tisch essen! Das ist aus Plastik!

Masanın üstünde duran sepetteki meyveyi yeme. Plastik.

- Keine der Blumen ist aus Plastik.
- Keine der Blumen ist aus Kunststoff gemacht.

Çiçeklerden hiçbiri plastikten yapılmamış.