Translation of "Peking" in Turkish

Sie kommen aus Peking.

Onlar Pekinli.

Kommst du aus Peking?

Sen Pekinli misin?

- Ich wohne im Moment in Peking.
- Zurzeit wohne ich in Peking.

- Şu anda Pekin'de yaşıyorum.
- Şu an Pekin'de yaşıyorum.

Peking ist die Hauptstadt Chinas.

Pekin, Çin'in başkentidir.

Peking ist größer als Rom.

Pekin, Roma'dan daha büyüktür.

Du kommst aus Peking, oder?

Sen Pekin'den geliyorsun, değil mi?

Ich lerne in Peking Chinesisch.

Pekin'de Çince okuyorum.

Peking ändert sich so schnell.

Pekin çok hızlı değişiyor.

- Wir aßen Peking-Ente im China-Restaurant.
- Wir aßen im China-Restaurant Peking-Ente.

Çin restoranında Pekin ördeği yedik.

Wir wollen nach Peking und Schanghai.

Biz Pekin ve Şangay'a gitmek istiyoruz.

Wie lange bleiben wir in Peking?

Pekin'de ne kadar kalacağız?

In Peking gibt es neun Millionen Fahrräder.

Pekin'de dokuz milyon bisiklet var.

Aber um Peking herum wurden alle Kohlekraftwerke abgeschaltet.

Ancak Pekin'deki tüm kömür santrallerini kapattılar.

Sie wohnen in einer Stadt in der Nähe von Peking.

Pekin'e yakın bir şehirde yaşıyorlar.

Ich habe zwei Kinder; das eine ist in Peking und das andere in Nagoya.

İki çocuğum var, biri Pekin'de diğeri Nagoya'da.

- Wenn ich die Möglichkeit habe, werde ich definitiv nach Peking reisen.
- Wenn ich die Möglichkeit habe, werde ich definitiv nach Beijing reisen.

Eğer şansım olursa kesinlikle Pekin'e seyahat edeceğim.