Examples of using "Erschossen" in a sentence and their turkish translations:
Tom vuruldu.
Vurulmayacaksın.
O vurularak öldürüldü.
Tom vuruldu.
Leyla vuruldu.
Soğukkanlılıkla vuruldu.
Onlar vurulmayacak.
Sen vurulabilirsin.
Tanrı kendini vurdu.
Tom kendini vurdu.
O vuruldu!
Sami soğukkanlılıkla vurulmuş.
Vurulmak istemiyorum.
Atı vurdum.
O, uykusunda vuruldu.
Tom bir ayıyı vurdu ve öldürdü.
Kaplan vurulmalı.
Tom bir kaplanı vurdu ve öldürdü.
Tom bu sabah kendisini vurdu.
Bu sabah kendini vurdu.
Tom kendini korumak için Mary'yi vurduğunu iddia ediyor.
10 yaşındaki kızı Abir'i,
Tom, Mary'ye ateş etti.
Vurulmaktansa asılmayı tercih ederim.
Az önce birini vurdum, sanırım.
Kimliği bir başkasıyla karıştırılan bir adam vuruldu.
Tom'a ateş ettin mi?
43 yaşındaki bir kadın kocasının vurularak öldürüldüğünden şüphelendi.
Tom hırsızları şaşırttığında vuruldu.
Vurulmadığın için şanslısın.
Mary'yi vuran Tom değildi.
Joe'nun tutukluyu vurduğuna inanılıyordu.
Yoldan geçen masum biri, güpegündüz vurularak öldürüldü.
Tom, Mary'yi kendini savunmak için vurduğunu iddia ediyor.
Polis vurularak öldürüldüğünde izinliydi.
Tom kurtu vurdu.
JFK'yi vuran kişi CIA için çalışıyordu.
Tom vurulduğunda arabasına binmek üzereydi.
Tom'un vurulduğunu biliyoruz. Bütün bildiğimiz bu.
Masum bir bisikletçi, kibirli bir asker tarafından o sokakta vuruldu.
Tom Mary'yi bir yaylı tüfek ile vurdu.
çünkü zamanında Abdullah Gül ile Hulusi Akar'ında 1973 yılında İngiltere de çekilmiş
Onlar düşman tarafından vurulma riskini göze almaya hazırdılar.
O, onu bir tabanca ile vurdu.
Vurulma hakkında endişe etmeden bu caddede yürüyebilmeyi istiyorum.
Filmin ortalarında çatışma çıkıyor ve şerif öldürülüyor.
Polis memurunun ortağı vuruldu.