Examples of using "Hasst" in a sentence and their turkish translations:
Tom senden nefret ediyor.
Tom havuçlardan nefret eder.
Tom senden nefret etmiyor.
O hava yolculuğundan nefret ediyor.
Ondan nefret eder.
- O Nancy'den nefret ediyor.
- Nancy'den nefret ediyor.
Tom, Mary'den nefret ediyor.
- Tom benden nefret eder.
- Tom benden nefret ediyor.
Tom yalancılardan nefret eder.
O havuçlardan nefret ediyor.
Emily soğanlardan nefret eder.
Tom örümceklerden nefret eder.
Mary örümceklerden nefret eder.
O havuçtan nefret eder.
Tom kurallardan nefret eder.
O, kurallardan nefret eder.
O, Facebook'u sevmez.
Tom soğandan nefret ediyor.
Tom yabancılardan nefret eder.
Tom zeytinden nefret ediyor.
Neyden nefret ediyorsun?
Tom onlardan nefret ediyor.
Tom çocuklardan nefret eder.
O, böceklerden nefret eder.
Tom böceklerden nefret ediyor.
O, böceklerden nefret ediyor.
Tom partilerden nefret eder.
O, partilerden nefret eder.
Mary partilerden nefret ediyor.
O, sırlardan nefret ediyor.
Tom sırlardan nefret ediyor.
O, sırlardan nefret ediyor.
Mary sırlardan nefret ediyor.
O benden nefret ediyor.
O benden nefret ediyor.
Mary benden nefret ediyor.
O, operadan nefret ediyor.
- Tom operayı sevmez.
- Tom operadan nefret ediyor.
O, operadan nefret ediyor.
Mary operadan nefret ediyor.
Benden nefret ediyor musun?
Tom bundan nefret eder.
Tom hava yolculuğundan nefret eder.
Tom spordan nefret eder.
O benden nefret ediyor mu?
Herkes vergilerden nefret eder.
Tom ıspanaktan nefret eder.
O, yeşil biberlerden nefret ediyor.
Ebeveynlerinden nefret eder.
O kendinden nefret ediyor.
Kendinden nefret ediyor.
Tom neden Mary'den nefret ediyor?
Hayatından nefret ediyor.
Erkek kardeşim benden nefret ediyor.
Kız kardeşim benden nefret ediyor.
O, alışverişten nefret eder.
Karım gerçekten kedilerden nefret ediyor.
Laurie okuldan nefret eder.
Tom okuldan nefret eder.
- Komşusundan nefret ediyor.
- Komşularından nefret ediyor.
O belli ki benden nefret ediyor.
Tom adından nefret ediyor.
Tom komşusundan nefret ediyor.
Neden bana güceniyorsun?
Tom bu şeylerden nefret ediyor.
Tom bu tür şeylerden nefret ediyor
Onlardan nefret ediyorsun, değil mi?
Tom yeşil biberden nefret eder.
Tom gerçekten Mary'den nefret eder.
Evren benden nefret ediyor.
Dünya benden nefret ediyor.
Tom alışverişten nefret ediyor.
Tom hayatından nefret ediyor.
Tom kendinden nefret ediyor.
Tom gerçekten köpeklerden nefret eder.
Tom işinden nefret ediyor.
Bu bisikletten nefret ediyor.
Kurallardan nefret eder.
Bu bisikletten nefret ediyor.
Annem mektuplar yazmaktan nefret eder.
Annem mektuplar yazmaktan nefret eder.
Neden ondan nefret ediyorsun?
Babam yaz sıcağından nefret eder.
Neden teknoloji benden nefret ediyor?
Tom herkesten nefret ediyor.
Tom çalışmaktan nefret eder.
Yalandan tiksinirsin, değil mi?
- O senden nefret etmiyor, Tom.
- Tom, o senden nefret etmiyor.