Examples of using "Salle" in a sentence and their turkish translations:
Salonu dekore ettin.
Acil durum odasına görününüz.
Tom odayı mühürledi.
Banyo nerede?
Onlar öğretmenler odasındalar.
Sınıfta yalnızdım.
Onu operasyon odasına götür.
Onu ameliyathaneye taşı.
Bekleme salonunda bekleyin.
Odayı boşaltmak lazım!
Bekleme odası boş.
Odayı dekore ettiler.
Oda 303 nerede?
O, bekleme odasında oturuyor.
Ben sınıftayım.
Yemek odasında şimdi akşam yemeği yiyorlar.
Bana yeni bir oda tahsis edildi.
Sohbet odasına gitmekten hoşlanırım.
O, bir komi olarak çalışmaktadır.
Bu salon 5,000 kişi alabilir.
Banyo kirli.
Bu sınıf temizleniyor.
Bekleme odasında olacağım.
Tom odaya girmeye karar verdi.
Bu sınıf temiz.
Sınıfınızı temiz tutun.
Banyo nerede?
Bu oda güneş doludur.
Tom mahkeme salonuna yürüdü.
Spor salonunda bekleyeceğim.
Sinema salonu doluydu.
Rapor, salonun kapasitesini abarttı.
Sohbet odasına gelmelisin.
- Banyo nerede?
- Tuvalet nerede?
- Tuvalet nerededir?
Öğrenciler sınıfta.
Tom hâlâ banyoda.
Okuma odasında konuşma.
açık bir ev, bir konser salonu
Onu sınıfta yer misin?
- Oturma odası yemek odasına bitişiktir.
- Oturma odası, yemek odasına bitişiktir.
- Oturma odasıyla yemek odası yan yanadır.
O banyoda.
Biz yemek odasında akşam yemeği yeriz.
- O bir sınıf değil.
- Orası bir sınıf değil.
Sınıfımızı temizlemeliyiz.
Tom banyoda.
Tom banyoya koştu.
Ben banyodayım.
Ben tuvaleti kullanabilir miyim?
Banyo üst katta.
O sınıf çok küçük.
Bu sınıf çok büyük.
Bu salon 2,000 kişi kapasiteli.
O odada kimse yoktu.
Tom bekleme odasında oturuyor.
Kahkaha odayı doldurdu.
Üç yatak odası, bir mutfak, bir yemek odası, bir oturma odası ve bir banyosu var.
Burası Roma'da bir konser salonu.
Ve böylece sınıfa girdiğimizde,
- Bu oda 839'dur.
- Bu, Oda 839.
Senin sınıfının kliması olduğunu umuyorum.
Odada birkaç çocuk vardı.
Bu sandalyeyi toplantı odasına geri götür.
O kendini banyoya kilitledi.
Kendini banyoya kilitledi.
Spor salonuna gittim.
Tom odanın önüne doğru yürüdü.
Bob sınıfa koştu.
Kapılar tuvalete açılır.
- Okuldan sonra sınıfımızı temizleriz.
- Biz okuldan sonra sınıfımızı temizleriz.
Tom konferans salonunda oturuyor.
O, toplantı odasında oturuyor.
Mary'yi acil servise götürüyorlar.
Artık sınıfta kimse yok.
Lütfen sandalyeyi bitişik odaya taşı.
Bu odada tavan çok alçaktır.
Banyo solda.
Lise öğrencileri sınıfta eğitim görüyorlar.
Banyoya girmeden önce kapıyı çal.
Sınıfta şapkalarınızı çıkarın!
Hiç banyo yoktu.
- Spor salonuna gitmekten nefret ediyorum.
- Spor salonuna gitmekten nefret ederim.
Benim bir spor salonu üyeliğim var.
Bu yüzden, bugün bu odadan ayrıldığınızda,
bu kolyeyi doğum sırasında da taksın diye.
Misafirlerden bazılarının ziyafet salonundan ayrıldığını gördüm.
Biz sınıfımızı temizlemeyi bitirdik.
Odada bir iğne düşüşünü duyabilirdin.
- Odada hiç masa yok.
- Odada masa yok.
Annesi ona banyoyu temizletti.
Tuvalete giderken kapıyı çal, tamam mı?
O, sınıftan ne zaman ayrıldı?
Bu şirketin bir toplantı odası bile yok.
Bekleme salonunda beş hasta vardı.
Banyoda kimse yok.