Translation of "Français " in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Français " in a sentence and their turkish translations:

- Parles-tu aussi français ?
- Parlez-vous aussi français ?

Fransızca da konuşuyor musun?

- Parlez-vous français ?
- Parles-tu français ?
- Parles-tu français ?

Fransızca biliyor musun?

- Parlez-vous français ?
- Savez-vous parler français ?
- Parles-tu français ?
- Sais-tu parler français ?
- Vous parlez le français ?
- Tu parles français ?

- Fransızca konuşur musun?
- Fransızca konuşur musunuz?

- Aimes-tu les vins français ?
- Aimez-vous les vins français ?

Fransız şaraplarını sever misiniz?

Parle-t-elle français ?

O Fransızca konuşur mu?

- Pourquoi étudions-nous le français ?
- Pourquoi étudie-t-on le français ?

Neden Fransızca okuyoruz?

- Parlez-vous français ?
- Savez-vous parler français ?
- Est-ce que tu sais parler français ?
- Sais-tu parler français ?

Fransızca konuşur musun?

Qui vous enseigne le français ?

Sana kim Fransızca öğretiyor?

Sait-il parler le français ?

O Fransızca konuşabilir mi?

Êtes-vous américain ou français ?

Sen Amerikalı mı yoksa Fransız mısın?

L'avez-vous entendue parler français ?

Onun Fransızca konuştuğunu duymadın mı?

Tu parles bien le français !

İyi Fransızca konuşuyorsun!

- Parlez-vous français ?
- Parles-tu français ?
- Parles-tu français ?
- Vous parlez le français ?

Fransızca konuşur musun?

Pourquoi n'étudies-tu pas le français ?

- Niçin Fransızca eğitimi almıyorsun?
- Fransızca çalışsana.
- Fransızca okusana.

Est-ce que c'est du français ?

- Bu Fransız mı?
- Bu Fransızca mı?

Avez-vous quelque connaissance du français ?

Fransızca hakkında herhangi bir bilgiye sahip misin?

Je ne parle pas assez bien français !

Fransızcayı yeterince iyi konuşamıyorum!

Puis-je insérer une phrase en français ?

Fransızca bir cümle girebilir miyim?

Comment s'est passé le cours de français ?

Fransızca sınıfı nasıldı?

Tom enseigne-t-il toujours le français ?

Tom hâlâ Fransızca öğretiyor mu?

En parlant de langues étrangères, parlez-vous français ?

Yabancı dillerden bahsederken, Fransızca konuşabilir misin?

À propos de langues étrangères, parles-tu français ?

Yabancı diller hakkında konuşurken, Fransızca konuşuyor musunuz?

- As-tu toujours envie que je t'apprenne le français ?
- Avez-vous toujours envie que je vous apprenne le français ?

Hala sana Fransızca öğretmemi istiyor musun?

Est-ce que quelqu'un de votre équipe parle français ?

Takımında herhangi biri Fransızca konuşur mu?

- Avez-vous du vin français ?
- As-tu du vin français ?

Biraz Fransız şarabın var mı?

- Crois-tu vraiment que Tom soit le seul ici qui sache parler français ?
- Croyez-vous vraiment que Tom soit le seul ici qui sache parler français ?

Tom'un burada Fransızca bilen tek kişi olduğunu mu düşünüyorsun?

- Où avez-vous appris le français ?
- Où as-tu appris le français ?

Fransızcayı nerede öğrendin?

Auras-tu un peu de temps ce week-end pour m'aider en français ?

Bana Fransızcamda yardım etmek için bu hafta sonu biraz zamanın olacak mı?

- Parlez-vous français ?
- Vous parlez le français ?
- Parlez-vous français ?
- Parlez-vous le français ?

Fransızca konuşur musunuz?

Les mathématiciens sont comme les Français : quoi que vous leur disiez ils le traduisent dans leur propre langue et le transforment en quelque chose de totalement différent.

Matematikçiler buna Fransızlarla müştereken sahiptir: onlara her ne söylemeye çalışıyorsan, onlar onu alır ve onu kendi tarzlarıyla çevirir ve onu tamamen farklı bir şeye çevirirler.