Examples of using "Emmène" in a sentence and their turkish translations:
Beni bir yerlere götür.
Götür beni
Beni de götür.
Al götür.
Anahtarı getir.
Sandalyeyi odana götür.
Oh, Tom, beni seninle götür!
Beni uzaklaştır.
Tom'u dışarı götür.
Çocuklarını sık sık hayvanat bahçesine götürür.
Beni buradan götür.
Beni mekânına götür.
Tom'u şehir merkezine götür.
Tom'u içeri götür.
Tom'u bir yere götür.
Tom'u yukarı götür.
Bizi seninle götür.
yalnızca insanların duyum düzeyine indirgiyorum
- Kitabı bana getir, Tom'a değil.
- Kitabı Tom'a değil bana getir.
Tom her gün çocukları okula götürür.
Lütfen diğerlerini getir.
Beni buradan çıkarın.
Bence Tom'un Mary'yi partiye götürmesi pek olası değil.
Lütfen beni eve götür.
Gelecek defa geldiğinde, erkek kardeşini getir.
Bir gezinti ister misin?
Bu şeyleri hâlâ kullanmam gerekiyor bu yüzden onları götürme.