Examples of using "Saapui" in a sentence and their turkish translations:
İlk gelen Tom'du.
Bahar geldi.
Mary hastaneye geldi.
Otobüs boş geldi.
Tren Londra'ya vardı.
Tom az önce geldi.
O henüz geldi.
Dedektif suç mahalline geldi.
O, her zamankinden daha erken geldi.
Kazadan hemen sonra polis geldi.
Tom istasyona geç vardı.
O buraya ne zaman vardı?
O güvenle ulaştı.
Saat beşte istasyona geldi.
Mektubun daha dün elime ulaştı.
Tom bu sabah geldi.
O, saat yedide istasyona vardı.
Ertesi gün, büyük bir köpek balığı geldi.
Gelinin babası düğün töreni için geç geldi.
Tren istasyona girdi.
- Otuz dakika geç döndü.
- 30 dakika geç geldi.
Tom bu sabah havaalanına geldi.
Tom dün gece Boston'a vardı.
Doktor gelinceye kadar acı içinde yattı.
Tom 2.30'dan biraz daha sonra geldi.
O bana sordu: "İlk kim geldi?"
İlk gelen Tom'du.
Tom son olarak vardı.
Güneş ufukta battı ve hava karardı.
Bir grup yabancı Edo'ya geldi, yani Tokyo.
Yaralı adam, polis oraya varmadan önce caddede uzandı.
Tom sağlıkçılar gelmeden önce öldü.
Tom yağmur yağmasına rağmen geldi.
Tom otuz dakika geç geldi.
Cuma akşamı, üç adam Bay White'ın oteline geldi ve üç oda istedi.
O özgün yerleşimcilerden biridir. O geldiğinde millerce mesafede hiç ev yoktu.
Tom ambulans gelmeden önce öldü.
Tom üç dakika erken geldi.