Translation of "Menettää" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Menettää" in a sentence and their turkish translations:

Alan menettää kärsivällisyyttäni.

Sabrımı kaybetmeye başlıyorum.

Sillä sitä menettää kaikenlaista.

Zira insan pek çok şeyi yitiriyor.

Toisinaan hän menettää toivonsa.

O, bazen ümidini kaybeder.

En halua menettää Maria.

Mary'yi kaybetmek istemiyorum.

En halua menettää kasvojani.

İtibarımı kaybetmek istemiyorum.

En halua menettää työtäni.

- İşimi kaybetmek istemiyorum.
- Ben işimi kaybetmek istemiyorum.

En halua menettää poikaystävääni.

Erkek arkadaşımı kaybetmek istemiyorum.

En halua menettää tyttöystävääni.

Kız arkadaşımı yitirmek istemiyorum.

Hän menettää itsehillintänsä ollessaan kännissä.

- Sarhoş olduğu zaman kendini kaybeder.
- Sarhoş olduğu zaman iradesini kaybeder.
- Sarhoşken hâkimiyetini kaybeder.

Tomi oli vähällä menettää tasapainonsa.

Tom neredeyse dengesini kaybediyordu.

Tiedän, miltä tuntuu menettää rakkaimpansa.

Sevdiğin birini kaybetmenin nasıl olduğunu biliyorum.

Naarasleijona menettää pian sen pimeiden öiden tuoman edun.

Dişi aslan, Yeni Ay'ın kara gecelerinin getirdiği avantajı yakında kaybedecek.

Sen paino laskee, ja se menettää valtavasti voimia.

Bu yüzden kilo veriyor ve muazzam bir güç kaybına uğruyor.

Et tiedä millaista on menettää koko perheensä sodassa.

- Savaşta tüm aileni kaybetmenin nasıl olduğunu bilmiyorsun.
- Savaşta tüm aileni yitirmenin nasıl bir şey olduğunu bilmiyorsun.

Tom ei ole sellainen ihminen, joka menettää helposti malttinsa.

- Tom öfkesini kolayca kaybeden kişi türü değildir.
- Tom çabuk öfkeye kapılan türden bir insan değildir.