Examples of using "Ajastaan" in a sentence and their turkish translations:
Tom Mary'ye zamanı için teşekkür etti.
Onların zamanının çoğu kısmi zamanlı işlerde harcanır.
Tom zamanın çoğunu balık tutarak geçirdi.
Beth'in çiftlikteki zamanından hoşlanmadığına şaşırdım.