Translation of "Tease" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Tease" in a sentence and their turkish translations:

- Don't tease him.
- Don't tease her.

Onunla alay etmeyin.

Don't tease us.

Bizimle alay etmeyin.

Don't tease her.

Onunla alay etmeyin.

You're a tease.

Sen bir baş belasısın.

Don't tease Tom.

Tom'la alay etme.

Don't tease them.

Onlarla alay etmeyin.

Don't tease me.

Benimle alay etme.

You shouldn't tease him.

Onu kızdırmamalısın.

They tease me mercilessly.

Benimle acımasızca alay ediyorlar.

Don't tease the dogs.

Köpekleri kızdırma.

Why must you tease me?

Sen beni neden kızdırmalısın?

She wanted to tease Tom.

O, Tom'u kızdırmak istedi.

- Tom likes to tease Mary.
- Tom likes teasing Mary.

Tom, Mary'ye takılmayı seviyor.

- She's a tease.
- He's a pain in the ass.

O bir baş belası.

My mom used to tease me all the time about it.

Annem onun hakkında bana sürekli takılırdı.

Tom used to tease me a lot, but he doesn't anymore.

- Tom eskiden benimle çok uğraşırdı, ama artık yapmıyor.
- Tom eskiden bana çok sataşırdı, ama artık yapmıyor.

- Don't tease me.
- Don't mock me.
- Don't make fun of me.
- Please don't make fun of me.

- Benimle alay etme.
- Benimle gırgır geçme.