Examples of using "Peaches" in a sentence and their turkish translations:
Şeftaliler tatlı.
Şeftaliler tatlı.
Şeftaliler tatlıdır.
Şeftaliyi severim.
Bunlar seçilmiş şeftaliler.
Ben şeftali sevmem.
Lütfen bu şeftalileri tart.
Kaç tane şeftali var?
Bu şeftaliler çok tatlı değil.
Tüm şeftalileri kim topladı?
- İstediğin kadar çok şeftali al.
- İstediğin kadar şeftali al.
iki bin tür şeftali,
Bana bir kilo şeftali ver.
Üzüm ve şeftali gibi meyvelerden hoşlanırım.
Nektarinler ve şeftaliler aynı türdürler.
Bu ağaç her yıl iyi şeftali verir.
Geçen yıl büyük bir şeftali hasatı vardı.
İnan ya da inanma, şeftaliler ve bademler akrabalar.
İster inan ister inanma şeftali ve badem ilişkilidir.
- Süzme peynirle konserve şeftali şahane bir ikili olur.
- Süzme peynir konserve şeftaliyle çok iyi gider.
Sepetin altındaki şeftaliler çürümüş.
Söylendiğine göre küçükken ben şeftaliden başka bir şey yememişim.
- Kızım kiraz, karpuz ve şeftali gibi yaz meyvelerini sever.
- Kızım kiraz, karpuz ve şeftali gibi yaz meyvelerini seviyor.
Şu anda, bizim yaban mersini, böğürtlen, kiraz, çilek, şeftali ve nektarinimiz var.
Şeftali yerine çikolata satın almak için markete gittim.
Bir çocukken dedemin bahçesinde şeftali toplamayı severdim.
Süpermarkete şeftaliler için değil çikolata için gidiyorum.
İster inan ister inanma, şeftaliler ve bademler aynı aileden geliyor.