Translation of "Nervously" in Turkish

0.051 sec.

Examples of using "Nervously" in a sentence and their turkish translations:

- Tom waited nervously.
- Tom nervously waited.

Tom gergin biçimde bekledi.

He laughed nervously.

O sinirli olarak güldü.

Tom frowned nervously.

Tom endişeyle kaşlarını çattı.

She laughed nervously.

O sinirli sinirli güldü.

Tom exhaled nervously.

Tom gergin biçimde üfledi.

Tom laughed nervously.

Tom gergin biçimde güldü.

Tom nervously entered.

Tom gergin biçimde içeri girdi.

Tom nodded nervously.

Tom sinirli bir biçimde başını salladı.

Tom watched nervously.

Tom gergin biçimde izledi.

Annie ate nervously.

- Ann sinirli olarak yedi.
- Annie sinirli sinirli yedi.
- Annie sinirlice yedi.

Tom chuckled nervously.

Tom sinirli olarak güldü.

I watched nervously.

Gergin biçimde izledim.

Everybody looked around nervously.

Herkes gergin bir şekilde etrafa baktı.

Tom nervously looked around.

Tom gergin şekilde etrafına bakındı.

Tom looked around nervously.

Tom sinirli olarak etrafına baktı.

Tom tapped his foot nervously.

Tom sinirli olarak ayağını vurdu.

Tom nervously opened the door.

Tom sinirli olarak kapıyı açtı.

Tom cleared his throat nervously.

Tom gergin biçimde gırtlağını temizledi.

Tom nervously approached the door.

Tom sinirli şekilde kapıya yaklaştı.

Tom nervously shuffled his feet.

Tom sinirli şekilde ayaklarını sürüdü.

Tom entered the room nervously.

- Tom gergin biçimde odaya girdi.
- Tom sinirli bir şekilde odaya girdi.

Mary cleared her throat nervously.

Mary gergin biçimde boğazını temizledi.

Tom looked nervously over his shoulder.

Tom omzunun üzerinden sinirli şekilde baktı.

Tom looked nervously around the cave.

Tom mağaranın etrafına gergin biçimde baktı.

Tom looked nervously at the doctor.

Tom gergin biçimde doktora baktı.

Tom nervously looks over to Mary.

Tom gergin biçimde Mary'ye bakıyor.

Tom nervously handed Mary the knife.

Tom bıçağı endişeyle Mary'ye verdi.

Tom nervously got to his feet.

Tom gergin biçimde ayağa kalktı.

Mary chewed on her nails nervously.

Mary sinirli olarak tırnaklarını çiğnedi.

Everyone's waiting nervously to see what'll happen.

Herkes gergin biçimde ne olacağını görmek için bekliyor.

Tom nervously looked out of the window.

Tom gergin bir biçimde pencereden dışarıya baktı.

Tom was nervously pacing back and forth.

- Tom endişeyle ileri geri dolanıyordu.
- Tom gergin biçimde ileri geri dolanıyordu.

Tom and Mary looked at each other nervously.

Tom ve Mary gergince birbirine baktı.

Tom drummed his fingers on the table nervously.

Tom sinirle masanın üstünde parmaklarıyla davul çaldı.

Tom scratched the back of his neck nervously.

Tom gergin biçimde boynunun arkasını tırmaladı.

"Oh, Anne, do come quick," implored Diana nervously.

Diana "Oh, Anne, çabuk gel" diye gergin biçimde yalvardı.

The staff at Mission Control waited nervously for news.

Mission Control personeli endişeyle haberleri bekledi.

Tom was tapping his fingers nervously on the table.

Tom gergin bir biçimde parmaklarını masaya vuruyordu.

I just sat there, staring at the ground laughing nervously,

Sinirden gülmeye başladım, oturup öylece yere baktım,

As his lips got bluer, I nervously waited for the ambulance.

Dudakları mavileştikçe, ambulansı sinirli sinirli bekledim.