Translation of "Get the" in Turkish

Get the thief!

Hırsızı yakala!

Get the book.

Kitabı al.

Get the box.

Kutuyu al.

Get the camera.

Kamerayı al.

Get the captain.

Kaptanı alın

Get the paramedics!

Sağlık görevlilerine ulaş!

Get the laundry.

Çamaşırları getirin.

I'll get the book.

Kitap alacağım.

I'll get the car.

Arabayı alacağım.

I'll get the phone.

Telefon alacağım.

Let's get the others.

Diğerlerini alalım.

I get the point.

Anlıyorum.

I'll get the doctor.

Ben doktor çağıracağım.

I'll get the check.

Hesabı alacağım.

I'll get the door.

Kapıya bakacağım.

I'll get the ladder.

Merdiveni alacağım.

I'll get the food.

Yiyecek alacağım.

I'll get the others.

Diğerlerini alacağım.

I'll get the guns.

Silahları alacağım.

I'll get the wine.

Şarabı alacağım.

Go get the newspaper.

Gazete almaya git.

I get the picture.

Anlıyorum.

I'll get the popcorn.

Patlamış mısır alacağım.

I get the message.

Mesajı alıyorum.

- I cannot get the lid off.
- I can't get the lid off.

Kapağı açamıyorum.

Let's get the snake away.

Yılanı uzaklaştıralım.

Get the lid on him.

Kapağı üzerine kapatalım.

If we get the sausage

Sosisi alırsak

I didn't get the joke.

Ben fıkrayı anlamadım.

Get the kid to bed.

Çocuğu yatır.

He couldn't get the job.

O, işi alamadı.

I often get the blues.

Ben sık sık efkarlanırım.

Let's get the party going.

Partiye devam edelim.

I didn't get the meaning.

Demek istenileni anlamadım.

Don't get the wrong idea.

Yanlış fikir alma.

Did you get the message?

Mesajı aldın mı?

OK, I get the picture.

Tamam, olup biteni kavrıyorum.

We'll get the job done.

İşi yaptıracağız.

Did Tom get the message?

Tom mesajı aldı mı?

I get the picture now.

Şimdi olayı anlıyorum.

Did Tom get the briefcase?

Tom evrak çantasını aldı mı?

OK, I get the idea.

Tamam, olayı anladım.

He didn't get the joke.

O şakayı anlayamadı.

Did you get the job?

İşi aldın mı?

I'll go get the broom.

Süpürgeyi almaya gideceğim.

Could someone get the lights?

Birisi fenerleri alabilir mi?

Did you get the eggs?

Yumurtaları aldın mı?

Did you get the loan?

Kredi aldın mı?

Let's get the other one.

Diğerini alalım.

Tom didn't get the joke.

Tom espriyi anlamadı.

We'll get the next one.

Sıradakini alacağız.

Tom doesn't get the situation.

Tom durumu anlamaz.

I didn't get the book.

- Kitabı anlamadım.
- Kitap elime geçmedi.

I didn't get the invitation.

Ben davetiye almadım.

Does everyone get the plan?

Herkes planı anladı mı?

Will you get the phone?

Telefon alacak mısın?

Tom didn't get the memo.

Tom bildiri almadı.

Let's get the facts straight.

Gerçekleri bilelim.

I'll go get the pizza.

Pizza almaya gideceğim.

I didn't get the job.

- İş bulmadım.
- İşi almadım.

They won't get the chance.

Fırsatları olmayacak.

Tom didn't get the irony.

Tom ironiyi almadı.

Tom didn't get the point.

Tom ana fikri almadı.

Tom won't get the opportunity.

Tom fırsatı yakalamayacak.

I didn't get the message.

Ben mesajı almadım.

Tom didn't get the job.

Tom işi almadı.

Did you get the cheque?

Çeki aldın mı?

He didn't get the job.

O, işi almadı.

She didn't get the job.

O, işi almadı.

Let's get the party started.

Haydi partiyi başlatalım.

Let's get the meeting started.

Toplantıya başlayalım.

- I know you'll get the job.
- I know that you'll get the job.

İşi alacağını biliyorum.

- Get the hell out of my room.
- Get the hell out of my room!

Odamdan defol git.

- I couldn't get the gate open.
- I wasn't able to get the gate open.

Kapıyı açamadım.

Okay, we get the rope over.

Pekâlâ, şu halatı geçirelim.

Anyway, I didn't get the job.

Neyse, işi almadım.

You get the old-growth forest.

Eski ve yaşlı orman.

Where do we get the textbooks?

Ders kitaplarını nereden alırız?

Where do I get the subway?

Metroya nereden gidebilirim?

Where do I get the bus?

Nerede otobüse binerim?

Where did you get the idea?

Fikri nerede aldın?

I must get the television fixed.

Televizyonu tamir ettirmeliyim.

Where can I get the map?

Nerede harita alabilirim?

Where can I get the medicine?

İlacı nereden satın alabilirim?

Get the hell out of here!

Defol git buradan!

I will get the machine running.

Makineyi çalıştıracağım.

I'll go get the proper forms.

Uygun formları almaya gideceğim.

I hope you get the job.

Umarım bir iş bulursun.

I'm starting to get the idea.

Ben fikir almaya başlıyorum.

We get the materials from Malaysia.

Malzemeleri Malezya'dan alırız.