Examples of using "Blond" in a sentence and their turkish translations:
Onun sarı saçı var.
O sarışın.
Mary sarışındır.
Onun sarı saçı var.
Tom bir sarışın.
Sen doğal olarak sarışın mısın?
Ben doğal sarışınım.
Emily'nin sarı saçları var.
Kızım sarışın.
Saçımı sarıya boyadım.
O, saçlarını sarıya boyadı.
Doğal bir sarışın mısın?
Tom'un uzun sarı saçı var.
Benim uzun sarı saçlarım var.
O sarışın ve zayıf.
Mary'nin uzun sarı saçı var.
O sarışın bir kız.
Onun uzun sarı saçları vardı.
Onun mavi gözleri ve sarı saçı var.
Sarı saç ve mavi gözleri var.
- Tom'un sarı saçları ve yeşil gözleri var.
- Tom sarışın ve yeşil gözlü.
Barbie'nin sarı saçı ve mavi gözleri var.
Almanların çoğu sarışın ve mavi gözlüdür.
Mary'nin uzun sarı saçları ve mavi gözleri var.
Tom'un uzun sarı saçları ve mavi gözleri var.
İsveç'teki herkesin sarı saçları ve mavi gözleri mi var?
Piotr'un saçları siyahtır ama Lech'in saçları sarıdır.
Onun saçları sarı ve o genç görünüyor.
Mary sarı saçları ve mavi gözleriyle güzel bir kızdır.