Examples of using "الطعام" in a sentence and their turkish translations:
yemek için
Yiyecek getir.
Yemek hazır!
Yiyecek bir şey ister misin? Yiyecek bir şey ister misin?
Yemek odası nerede?
Yiyecek alacağım.
Tom'un yiyeceğe ihtiyacı vardı.
O, bana biraz yiyecek sağladı.
Yiyecek ve tarımdan bahsediyorum.
Yemek demişken
-yemek, çiçekler, balık bıçağı gibi-
sürekli yiyecek,
Bolca yemek var.
Yemeğin kokusu beni acıktırdı.
Gıdayı satın almam gerekiyor.
Bu oda yemeği sıcak yaptığımız yer.
Pişen yemeğin... ...şu harika sesi!
İğrenç yemeklerden mi?
yiyeceği tanıyarak
Acımı baskılaması için yiyeceklere başvurdum.
Doyuracak beş boğaz var.
Yemek bulma vakti geldi.
Yemeği de burnuyla bulur.
işte bu besini sayesinde aslında
veyahutta bulduğumuz yiyecekleri tüketiyoruz
bütün yaz çalışarak yiyecek biriktirir.
Artık yemek üretmek için güneşten faydalanamıyorlar.
Kış yaklaştıkça vahşi doğada yiyecek iyice azalıyor.
Yiyecek hazırlama merkezlerinde,
yada yemek üzeresin
Gıda yetersizliği onu zayıf ve bitkin düşürdü.
Yiyecekler hakkında herhangi bir sorunuz var mı?
Hâlâ bir sürü yiyeceğimiz arttı.
- Bütün insanlar markette yiyecek alır.
- Bütün insanlar pazarda yiyecek alır.
- Hepimiz için yeterli yiyecek vardı.
- Hepimize yetecek kadar yiyecek vardı.
Bol yiyeceğimiz olacak.
Sanki yemek salonunda otururken yemek salonunun devamı varmış gibi görünüyordu duvarda
ve her gün yemek yiyen yedi milyar insandan biriyseniz
Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.
Hastane pijamaları yok, iğrenç yemekler yok
Niye gıdadan ağırlık ölçüsü ile bahsediyoruz?
bu sefer daha çok besine ihtiyacı vardır
belki bu sefer sadece yiyecekten ibaret olmaz.
O, misafirine yemek getirdi ve ona barınak sağladı.
Açım, bu yüzden yiyecek bir şeyler alacağım.
Kore yemeği yenilecek güzel bir mekan tavsiye edebilir misin?
İlk kez mi bir Japon yemeği yiyorsun?
ve sıçan ile rakunların yemek parçaları için ettikleri mücadeleler vardı.
Geceleri 40 kilometreye kadar yol teperek yemek arar.
Çoğu hayvan, şehirleri yiyecek bulmak için ziyaret eder.
Büfelerdeki gıda israfı, tabak veya kutu boyutları
Peki bu insanlar ne yiyecek, ne içecek, taş mı yiyecek bu insanlar?
Hatta birçoğu almadı bile. Devlet erzak yardımında bulundu halkına
Ellerini, sanki bir parça yemek yiyormuş gibi kaldırıyor
Yiyecek yakalamak için en iyi ihtimalimiz ne?
ve yemek yarıklarından hamlelerini seslendiklerini anlattı --
Başka bir deyişle ve geçmiş FDA temsilcinin sözleriye
Ama siyah mürekkep beyninizin boşlukta yiyecek var sanmasını sağlıyor.
Büyükannem her zaman yiyeceği boşa harcamanın bir günah olduğunu söyledi.
Tom Mary'nin yaptığı yemeklerin genellikle çok baharatlı olduğunu düşünüyor.
Bazen o kadar çok şey okurum ki yemek ve uykuyu unuturum.
Vahşi doğada yiyecek ararken seçiçi olamazsınız!
Çin yemeği yiyor ve bu adaletsizlik hakkında konuşuyorduk,
Neredeyse yemeğe, barınağa ve sekse ihtiyaç duyduğumuz kadar.
Fakat gıda üretimindeki en yeni buluşlardan biri;
Belki de gündüzleri yeteri kadar yemek bulmakta zorlanıyordur.
Aklında yemekten fazlası var. Eh, ısrarcılıktan tam puan aldı.
Acıkmaya başladım, peki yiyecek yakalamamızın en iyi yolu nedir?
Her araba,her çuval alabildiğine yemek ve (genellikle) yağmayla doluydu
Unutmayın, bunu sadece çaresiz kaldığınızda deneyin.
Bu sefer yiyecek lokma bulamayınca sizce ne yapacaklar?
Kurbağa yumurtası mı, zıpkınla balık avlamak mı? Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.
Anne kutup ayısı, yemek arayışı içinde 24 saatte 80 kilometreye kadar yol tepebilir.
Fakat bu soluk ışık yerde yemek arayan hayvanlara pek fayda etmez.
Sadece beş yılda 16'dan fazla mürettebatlı görevde, Amerikalı astronotlar nasıl yemek yemeyi, uyumayı,