Examples of using "يوافق" in a sentence and their turkish translations:
Sami karşıt görüşteydi.
Teklifimi kabul etmedi.
Ebeveynlerim kız arkadaşımı onaylamıyorlar.
onay vermezse açamıyor zaten
Ebeveynlerim meslek seçimimi onaylamıyor.
Longus bu fikre katılmayıp, Scipio'nun bulunduğu konumdan bir kaç kilometre kuzeyde kampını kuruyor.