Examples of using "الغضب" in a sentence and their turkish translations:
Aşırı sinirliydim,
kızgınlık, üzüntü, hayal kırıklığı
biraz da bu öfkenin sonucu olarak
Ve en çok rahatsız olduğumuz ve merak ettiğimizde,
O öfkeden köpürüyordu.
O öfke ile yanıyor.
Kadınlara sinirli olmamaları söyleniyor.
O da hakaret kampanyalarını dinlemişti
Öfke, olumlu değişimler yaratmak konusunda uzun bir tarihe sahip
Bugün öfke, gelişigüzelce ''kadın hastalıkları'' olarak addedilmiş
Öfke bağışıklık sistemimizi, kalp ve dolaşım sistemimizi etkiliyor.
Çevik Hindistan cevizi yengeci dünyanın en korkunç ayılarıyla karşılaşacak.