Examples of using "أنفه" in a sentence and their turkish translations:
Yemeği de burnuyla bulur.
Burnunun ucunu sürekli yukarıya doğru kaldırmazsa
Tom Mary'nin erkek kardeşiyle bir kavgaya karıştı ve burnunu kırdı.
Tom Mary'nin erkek kardeşi ile dövüştü ve burnunu kırdırdı.