Examples of using "أروع" in a sentence and their turkish translations:
Eviniz çok güzel.
O takımın sahip olduğu büyük oyuncudur.
en sarı saçlar, en iyi gülümseme ondaydı
Bence bu bizim en iyi yanımız.
Bir gün beni takip ediyordu. Ve bir ahtapotun seni takip etmesi inanılmaz ötesi bir şey.