Translation of "Boya" in Spanish

Islak boya.

Recién pintado.

Ve boya alacağız.

y compraremos unas pinturas.

Boya henüz kurumadı.

La pintura no se secó todavía.

Lütfen kapıyı beyaza boya.

Pinta la puerta de blanco, por favor.

- Oturduğun yerdeki boya hâlâ yaştır.
- Oturduğun koltuktaki boya hâlâ ıslak.

La pintura del asiento en donde te estás sentando aún no está seca.

Sulu boya ile boyamayı seviyorum.

Me encanta pintar acuarelas.

Beyaz boya odaya ışık katacaktır.

Si la pintamos de blanco, la habitación se volverá más luminosa.

Kapının üzerinde ıslak boya var.

Hay pintura fresca en la puerta.

Tom bana boya yapmayı öğretiyor.

Tomás me está enseñando a pintar.

Evimizi boyayın. Turuncu boya kullanın.

Pinta nuestra casa. Ocupa la pintura naranja.

Mavi boya ile kırmızı boyayı karıştırın.

Mezcla la pintura roja con la azul.

Çocuğun gömleğinde bir boya lekesi var.

El chico tiene una mancha de tinta en la remera.

Tom çiti boyarken gömleğine boya bulaştırdı.

Tom dejó caer pintura en su camisa mientras pintaba la cerca.

Sulu boya ile resim yapmayı severim.

Me encanta pintar con acuarelas.

Onlar sandalyeye bir kat boya sürdüler.

Le aplicaron a la silla una capa de pintura.

Çubuğun bir ucunu kırmızıya diğer ucunu maviye boya.

Pinta un extremo de la vara rojo y el otro azul.

Ellerinde bir boya fırçası olan herkes bir ressam değildir.

No todo el que tiene un pincel en la mano es un pintor.

Sırf gülümsemeni tekrar görmek için okyanusu boydan boya yüzerdim.

Atravesaría el océano sólo por volver a ver tu sonrisa.

Bir sanatçı, büyük bir resim yapmak için birçok boya tüpü kullanır.

Un artista ocupa muchos tubos de pintura para hacer una pintura grande.