Translation of "Orta" in Portuguese

0.016 sec.

Examples of using "Orta" in a sentence and their portuguese translations:

Orta sınıfım.

Sou de classe média.

orta direk şaban adı üstünde orta direk

poste central no nome do modelo

O, orta tabakadandır.

Ele vem da classe média.

- En uzun parmak orta parmaktır.
- Orta parmak en uzunudur.

O dedo do meio é o maior.

Katedral Orta Çağ'a tarihlenir.

A catedral data da Idade Média.

Ben orta tabaka değilim.

Não sou de classe média.

Orta nokta hikâyenin anahtar olayıdır

É o evento principal de uma história,

Fakat biz Orta Asya'dan geldik

Mas nós viemos da Ásia Central

Avusturya, Orta Avrupa'da yer almaktadır.

A Áustria situa-se na Europa Central.

Yerdomuzu orta boyutta bir hayvandır.

O porco-da-terra é um animal de tamanho médio.

- Tom orta sınıf bir mahallede büyüdü.
- Tom orta sınıf bir semtte büyüdü.

Tom cresceu em um bairro de classe média.

- Kazakistan Orta Asya'nın en büyük ülkesidir.
- Kazakistan Orta Asya'daki en büyük ülkedir.

O Cazaquistão é o maior país da Ásia Central.

Tam, atmacanın şehirdeki evinin orta yerinde.

Mesmo no coração da sua cidade natal.

İşte bizim fabrika ayarlarımız Orta Asya

Aqui estão nossas configurações de fábrica na Ásia Central

Atalarımıza yani Orta Asya'ya kadar gittiğimizde

Quando vamos aos nossos antepassados, a Ásia Central

O, orta yaşlı şişman bir kadındır.

Ela é uma mulher gorda na terceira idade.

Maria orta direk bir çevrede yaşıyor.

Maria vive em um bairro classe média.

Kazakistan, Orta Asya'daki gelişmiş ülkelerden biridir.

O Cazaquistão é um dos países desenvolvidos na Ásia Central.

Nikaragua Orta Amerika'nın en büyük ülkesidir.

A Nicarágua é o maior país da América Central.

Ve orta yol yaratıcı düşünmeye çalışmak

E eu diria que o equilíbrio é tentar pensar de forma criativa

Tom orta sınıf bir mahallede büyüdü.

Tom cresceu num bairro de classe média.

Orta ve Güney Amerika'da İspanyolca konuşulmaktadır.

- Espanhol é falado nas Américas Central e do Sul.
- O Espanhol é falado nas Américas Central e do Sul.

Avrupa'da birçok Orta çağ kaleleri vardır.

Há muitos castelos medievais na Europa.

Tom orta sınıf bir semtte yaşıyor.

Tom mora em um bairro de classe média.

- Konstantinopolis'in fethi, Orta Çağ'ın sonunu işaret eder.
- İstanbul'un fethi, Orta Çağ'ın sonunu işaret eder.

A tomada de Constantinopla marca o fim da Idade Média.

- Orta Çağ İspanyası hakkında bir kitap arıyorum.
- Ben Orta Çağ İspanyası hakkında bir kitap arıyorum.

Estou procurando um livro sobre a Espanha medieval.

Tayland'ın orta bölgesindeki Lopburi'de gecenin geç saatleri.

É tarde em Lopburi, no centro da Tailândia.

Ben her zaman orta hızda araba sürerim.

- Sempre dirijo numa velocidade moderada.
- Eu sempre dirijo numa velocidade moderada.

Din, Orta Çağ'da önemli bir rol oynamıştır.

A religião teve um papel importante na idade média.

Trump, Orta doğu'da sonsuz bir savaş istiyor.

Trump quer uma guerra sem fim no Oriente Médio.

Leyla üst orta sınıf bir semtte yaşıyordu.

Layla morava em um bairro de classe média alta.

Uzun otlar Orta Amerika boyunca her yerde bulunur.

Esta espécie de cladium é comum na América Central.

Ben orta çağ temalı bir bilgisayar oyunu oynuyorum.

Estou jogando um jogo de PC de tema medieval.

Orta dereceli egzersiz hem aklımızı hem bedenimizi tazeler.

Exercícios moderados vão refrescar tanto mente quanto corpo.

Develerin Orta Doğuda çok yararlı olduğunu söylemeye gerek yok.

Nem é preciso dizer que camelos são muito úteis no Oriente Médio.

Hiç kimse Orta Doğu'da bir savaş olup olmayacağını bilmiyor.

Ninguém sabe se haverá uma guerra no Oriente Médio.

Orta çağlarda, Kutsal Yazılara karşı çıkan herhangi biri öldürüldü.

Na Idade Média, eram mortos todos aqueles que iam contra as Sagradas Escrituras.

Orta Doğu petrol fiyatları varil başına beş dolar fırladı.

O preço do petróleo no Oriente Médio aumentou para cinco dólares por barril.

Orta Asya Türkler'inde yine buna benzer bir durum var ortada

Existe uma situação semelhante nos turcos da Ásia Central.

Orta yaşlı kadınlar yol boyunca yüksek sesle konuşmaya devam ettiler.

A mulher de meia idade continuou a falar alto durante todo a viagem.

Bu sefer burada ki eleştiri orta sınıf geçinmeyi sağlayan insanlara geldi

Desta vez, as críticas chegaram às pessoas que ganharam a vida na classe média

Orta Çağ'da onur, özgür insanların ve de Hristiyanların hayatının temelini oluşturuyordu.

Durante a Idade Média, a honra era fundamental à vida de um homem livre e de um cristão.

O tapınak türü, başta Mısır olmak üzere tüm Orta Doğu'yu etkiledi.

Esse tipo de templo influenciou todo o Oriente Médio, principalmente o Egito.

Elin beş parmağı var: başparmak, işaret parmağı, orta parmak, yüzük parmağı ve serçe parmak.

A mão tem cinco dedos: o polegar, o indicador, o dedo médio, o anelar e o mindinho.