Translation of "Birbirlerini" in Polish

Onlar birbirlerini seviyorlar.

Kochają się.

Onlar birbirlerini teselli edemiyor.

Nie mogą się pocieszyć nawzajem.

John ve Ann birbirlerini seviyorlar.

John i Ann się lubią.

Tom ve Mary birbirlerini sevmezler.

Tom i Mary nie lubią się nawzajem.

Tom ve Mary birbirlerini tanımazlar.

Tom i Mary się nie znają.

Fakat bu minik canavarlar genelde birbirlerini avlar.

Ale te miniaturowe monstra często na siebie polują.

Bu birbirlerini tanımak için iyi bir fırsattır.

To dobra okazja, byśmy się lepiej poznali.

Tom ve Mary mükemmel şekilde birbirlerini anlıyorlar.

Tom i Mary idealnie się rozumieją.

Birbirlerini takip edebilmek için doğuştan gece ışıkları var.

To wbudowane nocne lampki, dzięki którym się widzą.

Tom ve Mary bu günlerde asla birbirlerini görmüyorlar.

Ostatnio, Tom i Mary prawie się nie widują.

Tom ve Mary komşulardı, ancak nadiren birbirlerini görüyorlardı.

Tom i Mary byli sąsiadami, ale rzadko się widywali.

Benekli ağaç kurbağaları, geceleri birbirlerini dâhiyane bir şekilde görüyor.

Żaby Hypsiboas punctatus odnajdują się w pomysłowy sposób.