Translation of "Yaklaşık" in Italian

0.007 sec.

Examples of using "Yaklaşık" in a sentence and their italian translations:

Yaklaşık üç.

Quasi tre.

Yaklaşık saat kaçta?

Verso che ora?

Yaklaşık senin yaşındayım.

Ho approssimativamente i vostri stessi anni.

Saat yaklaşık üç.

Sono quasi le tre.

Saat yaklaşık 7.30.

Sono quasi le sette e mezza.

Yaklaşık 60 kiloyum.

- Peso circa 60 chili.
- Io peso circa 60 chili.

O yaklaşık otuzdur.

- È sulla trentina.
- Lui è sulla trentina.

Yaklaşık beşte gidelim.

Andiamo verso le cinque.

- Ben yaklaşık altıda kalktım.
- Yaklaşık saat altıda uyandım.

- Mi sono alzato verso le sei.
- Mi sono alzata verso le sei.
- Mi alzai verso le sei.

- Yaklaşık otuz isyancı öldürüldü.
- Yaklaşık otuz asi öldürüldü.

Una trentina di ribelli sono stati uccisi.

Yaklaşık 200 yıl önce,

Circa 200 anni fa,

Londra'dan yaklaşık 133 kilometredir.

- È a circa 133 chilometri da Londra.
- È a circa 133 kilometri da Londra.

O yaklaşık yirmi dolardı.

Era attorno ai venti dollari.

O, yaklaşık iki mildir.

Sono circa due miglia.

Yaklaşık dörtte burada olacak.

- Sarà qui per le quattro.
- Lui sarà qui per le quattro.
- Sarà qui verso le quattro.
- Lui sarà qui verso le quattro.

O yaklaşık benim yaşımda.

- Ha più o meno la mia età.
- Ha circa la mia età.
- Lui ha circa la mia età.

Yaklaşık üç yıldır oradayız.

- Siamo stati lì per circa tre anni.
- Noi siamo stati lì per circa tre anni.
- Siamo state lì per circa tre anni.
- Noi siamo state lì per circa tre anni.

Tom yaklaşık benim boyutumda.

Tom ha circa la mia paglia.

Ben yaklaşık altıda kalktım.

- Mi sono alzato verso le sei.
- Mi sono alzata verso le sei.
- Mi alzai verso le sei.

O yaklaşık senin yaşında.

- Ha circa la tua età.
- Ha circa la sua età.

Yaklaşık 80 sent kaybettim.

- Ho perso circa 80 centesimi.
- Ho perso circa ottanta centesimi.

Yaklaşık elli dolar ödedim.

- Ho pagato circa cinquanta dollari.
- Pagai circa cinquanta dollari.

Yaklaşık altı kilometre yürüdük.

- Abbiamo camminato per circa sei chilometri.
- Noi abbiamo camminato per circa sei chilometri.
- Camminammo per circa sei chilometri.
- Noi camminammo per circa sei chilometri.

Yaklaşık dokuz öğrencimiz var.

- Abbiamo circa nove studenti.
- Noi abbiamo circa nove studenti.

Tom yaklaşık otuz yaşındadır.

Tom ha quasi trent'anni.

Tom yaklaşık otuz yaşında.

- Tom è sulla trentina.
- Tom ha circa trent'anni.

Sanırım, yaklaşık benim yaşımdasın.

- Hai circa la mia età, penso.
- Tu hai circa la mia età, penso.
- Ha circa la mia età, penso.
- Lei ha circa la mia età, penso.
- Avete circa la mia età, penso.
- Voi avete circa la mia età, penso.

Saat yaklaşık on mudur.

Sono circa le dieci?

Yaklaşık üç haftadır buradayım.

- Sono stato qui per circa tre settimane.
- Sono stata qui per circa tre settimane.

Tom yaklaşık otuz olmalı.

Tom dev'essere intorno ai trent'anni.

- O yaklaşık bir yumurta büyüklüğünde.
- O, yaklaşık bir yumurta büyüklüğündedir.

Ha circa la dimensione di un uovo.

Yaklaşık iki bin çeşit erik

circa 2.000 diverse varietà di susine

Ve yaklaşık 135 diğer şeyi.

e altre 135 cose circa.

Kimyasal enerjinin yaklaşık yarısı elektriğe,

Circa la metà dell'energia chimica è convertita in elettricità

İstasyon buradan yaklaşık üç mil.

La stazione è a circa tre miglia da qui.

Bay White yaklaşık benim yaşımda.

Il signor White ha circa la mia età.

O, yaklaşık bir yumurta büyüklüğündedir.

Ha circa la dimensione di un uovo.

Köprü yaklaşık bir mil uzunluğunda.

Il ponte è lungo circa un miglio.

Yaklaşık üç saattir onu görmedim.

- Non lo vedo da circa tre anni.
- Io non lo vedo da circa tre anni.

Yaklaşık 20 dakikada makyaj yaptı.

In circa 20 minuti si truccò il viso.

Yaklaşık beş yıl orada yaşadı.

- Ha vissuto lì per circa cinque anni.
- Lei ha vissuto lì per circa cinque anni.

O yaklaşık benim beden ölçümde.

- È circa della mia stazza.
- Lui è circa della mia stazza.

Hepsi birlikte yaklaşık yüzelli dolar.

Circa centocinquanta dollari in tutto.

Savaş yaklaşık on yıl sürdü.

La guerra durò quasi dieci anni.

O, yaklaşık saat dörtte geldi.

- È venuto verso le quattro.
- Lui è venuto verso le quattro.

Evren yaklaşık 13.75 milyar yaşındadır.

L'età dell'universo è di circa 13,75 miliardi di anni.

Yaklaşık iki otuzda Kobe'ye vardım.

- Sono arrivato a Kobe verso le due e mezza.
- Io sono arrivato a Kobe verso le due e mezza.
- Sono arrivata a Kobe verso le due e mezza.
- Io sono arrivata a Kobe verso le due e mezza.
- Arrivai a Kobe verso le due e mezza.
- Io arrivai a Kobe verso le due e mezza.

O, yaklaşık benimle aynı yaştadır.

Ha più o meno la mia età.

Yaklaşık saat beşte buraya vardım.

Sono arrivato qui verso le cinque.

Yaklaşık üç aydır onu görmedim.

Io non lo vedo da circa tre mesi.

O yaklaşık olarak senin yaşında.

- Ha circa la tua età.
- Lei ha circa la tua età.
- Ha circa la sua età.
- Lei ha circa la sua età.
- Ha circa la vostra età.
- Lei ha circa la vostra età.

O yaklaşık olarak 40 yaşında.

- Ha circa quarant'anni.
- Lei ha circa quarant'anni.

Yaklaşık on yıldır Tom'u tanıyorum.

- Conosco Tom da quasi dieci anni.
- Io conosco Tom da quasi dieci anni.

Yaklaşık bir hafta içinde döneceğim.

Ritornerò tra una settimana circa.

Tom yaklaşık olarak Mary'nin yaşındadır.

Tom ha circa l'età di Mary.

Yaklaşık yirmi kişi partiye geldi.

Sono venute circa venti persone alla festa.

Bu yaklaşık bir saat sürecek.

Ci vorrà circa un'ora.

Emet şimdi yaklaşık elli yaşında.

- Emet ha circa cinquant'anni ora.
- Emet ha circa cinquant'anni adesso.

Tom ve yaklaşık aynı yaştayız.

Io e Tom abbiamo circa la stessa età.

Muhtemelen yaklaşık otuz kilogram ağırlığında.

Probabilmente pesa sui trenta chili.

Tom yaklaşık otuz yıldır öğretmendi.

Tom è stato un insegnante per quasi trent'anni.

Ben yaklaşık onda yatağa giderim.

- Vado a letto intorno alle dieci.
- Io vado a letto intorno alle dieci.

Biz yaklaşık olarak aynı yaştayız.

- Abbiamo circa la stessa età.
- Noi abbiamo circa la stessa età.

Tom yaklaşık üç saat gecikti.

Tom è in ritardo di quasi tre ore.

Yaklaşık otuz ülke temsil edildi.

- Circa trenta paesi erano rappresentati.
- Una trentina di paesi erano rappresentati.

Yaklaşık olarak onlardan otuzuna sahibim.

- Ho una trentina di quelli.
- Io ho una trentina di quelli.
- Ho una trentina di quelle.
- Io ho una trentina di quelle.

Tom yaklaşık otuz yaşında görünüyor.

Tom sembra avere una trentina d'anni.

Tom yaklaşık otuz lira kaybetti.

Tom ha perso circa trenta libbre.

Konser yaklaşık üç saat sürdü.

Il concerto è durato circa tre ore.

Tom yaklaşık Mary kadar yaşlıdır.

Tom ha circa la stessa età di Mary.

Yaklaşık elli dolar ödeme yaptım.

Ho pagato sui cinquanta dollari.

Yaklaşık bir ay önce Boston'daydım.

- Ero a Boston circa un mese fa.
- Io ero a Boston circa un mese fa.

Boston'da yaklaşık üç ay geçirdik.

- Abbiamo trascorso circa tre mesi a Boston.
- Noi abbiamo trascorso circa tre mesi a Boston.

Tom'un karısı yaklaşık benim yaşımdadır.

La moglie di Tom ha circa la mia età.

- O yaklaşık kırk olmalı.
- O, yaklaşık kırk olmalı.
- O 40 civarında olmalı.

- Deve avere circa 40 anni.
- Lui dovrebbe avere quarant'anni.

- Bugün avro yaklaşık bir dolar değer.
- Bugün avro yaklaşık bir dolar değerinde.

L'euro vale approsimativamente un dollaro oggi.

- Yaklaşık 2.30'da Tom Mary'yi aradı.
- Tom yaklaşık 2.30'da Mary'yi aradı.

- Tom chiamò Mary intorno alle 2:30.
- Tom ha chiamato Mary intorno alle 2:30.
- Tom ha chiamato Mary verso le 2:30.

İki ayda yaklaşık 10 kilo kaybettim.

In due mesi, persi circa 10 chili.

Hepsinde yaklaşık 40 kalori olduğu söylenebilir.

E ci sono circa 40 calorie in ognuna di queste.

Her gün yaklaşık iki saat çalışırım.

- Studio circa due ore ogni giorno.
- Io studio circa due ore ogni giorno.
- Studio circa due ore al giorno.
- Io studio circa due ore al giorno.

O, yaklaşık bir yumurta büyüklüğünde idi.

Aveva circa la dimensione di un uovo.

O, yaklaşık 10,000 yene mal olacak.

Costerà circa 10000 yen.

Çiftlikte yaklaşık 500 büyükbaş hayvan var.

Ci sono circa cinquecento capi di bestiame nel ranch.

Ben yaklaşık bir saat içerisinde döneceğim.

- Sarò di ritorno tra un'ora o giù di lì.
- Io sarò di ritorno tra un'ora o giù di lì.

Yaklaşık 11:00'de evde olacağız.

Saremo a casa alle 11 circa.

Sen onu yaklaşık bin yene alabilirsin.

- Puoi comprarlo a mille yen o giù di lì.
- Puoi comprarla a mille yen o giù di lì.
- Può comprarlo a mille yen o giù di lì.
- Può comprarla a mille yen o giù di lì.
- Potete comprarlo a mille yen o giù di lì.
- Potete comprarla a mille yen o giù di lì.

Dünyada yaklaşık 6 milyar insan var.

- Ci sono circa sei miliardi di persone nel mondo.
- Ci sono circa 6 miliardi di persone nel mondo.

O yaklaşık olarak 2,000 kitaba sahiptir.

- Ha circa 2.000 libri.
- Lei ha circa 2.000 libri.
- Ha circa duemila libri.
- Lei ha circa duemila libri.

Belgrad'ın yaklaşık bir milyon nüfusu vardır.

Belgrado ha circa un milione di abitanti.

Bir kase pirinç yaklaşık 180 gramdır.

Una ciotola di riso pesa circa 180 grammi.

Lukas, Tom'dan yaklaşık % 33 daha sevimli.

- Lukas è circa il 33% più carino di Tom.
- Lukas è circa il 33% più bello di Tom.

Tom yaklaşık olarak benimle aynı yaşta.

Tom ha circa la mia stessa età.

Tom yaklaşık olarak seninle aynı yaşta.

- Tom ha circa la tua stessa età.
- Tom ha circa la sua stessa età.
- Tom ha circa la vostra stessa età.

Ben yaklaşık iki hafta içinde gelirim.

- Verrò tra circa due settimane.
- Io verrò tra circa due settimane.

Bir mil yaklaşık 1600 metreye eşittir.

Un miglio è pari a circa 1600 metri.

Guyana nüfusunun yaklaşık yüzde yedisi Müslümandır.

Circa il sette percento della popolazione della Guyana è musulmana.