Translation of "Öğrenci" in Hungarian

0.013 sec.

Examples of using "Öğrenci" in a sentence and their hungarian translations:

- Ben öğrenci değilim.
- Öğrenci değilim.

Én nem vagyok diák.

Öğrenci değilim.

Én nem vagyok diák.

- Sen bir öğrenci misin?
- Siz bir öğrenci misiniz?
- Öğrenci misin?

Diák vagy?

Onlar öğrenci mi?

- Diákok?
- Diáklányok?

Öğrenci ilerlemek zorunda.

A tanulónak fejlődnie kell.

Siz öğrenci misiniz?

Diákok vagytok?

Bu öğrenci Amerikalı.

Ez a tanuló amerikai.

Utangaç öğrenci cevabını mırıldandı.

A félénk tanuló elmotyogta a választ.

Birkaç öğrenci arkada bırakıldı.

Néhány diákot hátrahagytak.

Birkaç öğrenci kütüphaneye geldi.

Több tanuló jött a könyvtárba.

Hangi öğrenci dışarı çıktı?

Melyik diák ment ki?

Bugün iki öğrenci yoktur.

Ma két hallgató hiányzik.

Tom hâlâ bir öğrenci.

Tom még diák.

Ben bir öğrenci değilim.

Én nem vagyok diák.

Bu öğrenci bir Amerikalı.

Ez a diák amerikai.

Sen bir öğrenci değilsin.

Te nem vagy diák.

John iyi bir öğrenci.

- John egy jó diák.
- John egy derék diák.

Çoğu öğrenci sıkı çalışır.

A legtöbb diák jól tanul.

Tom yeni bir öğrenci.

Tom egy új diák.

Öğrenci kimlik kartınızı getirin.

Hozd magaddal a diákigazolványodat.

İyi bir öğrenci misin?

Jó tanuló vagy?

Tom'un öğrenci olduğunu biliyorum.

Tudom, hogy Tomi diák.

- “ Siz öğrenci misiniz?” “Evet, öğrenciyiz.”
- “ Siz öğrenci misiniz?” “Evet, öyleyiz.”

- Diákok vagytok? - Igen, azok vagyunk.

- Sen bir Japon öğrenci misin?
- Siz bir Japon öğrenci misiniz?

Ön japán egyetemista?

Yüz siyahi öğrenci kabul edilecek,

vegyenek fel 100 fekete diákot,

Bugün orada 185 siyahi öğrenci,

Ma már 185 fekete diákjuk van,

Tom gerçekten iyi bir öğrenci

Tom tényleg jó tanuló.

Tom gerçek bir inek öğrenci.

Tamás egy igazi kocka.

Sınıfımızda kırk bir öğrenci var.

Az osztályunkban negyvenegy tanuló van.

Birçok öğrenci kitabı satın aldı.

Sok hallgató megvette a könyvet.

Sen yeni bir öğrenci misin?

Új hallgató vagy?

O, bu üniversitede bir öğrenci.

Ő ennek az egyetemnek a diákja.

Tom çok akıllı bir öğrenci.

Tom nagyon okos tanuló.

En az otuz öğrenci yoktu.

- Legkevesebb harminc diák hiányzott.
- Legalább harminc tanuló hiányzott.

Ben de bir öğrenci değilim.

Én sem vagyok diák.

Mesela bir üniversitenin öğrenci kabul yöneticisisiniz

Mondjuk, ön egyetemi felvételikkel foglalkozó vezető,

Ancak sadece yirmi milyon öğrenci kayıtlı.

ahova 20 millió diák jár.

Ben bir öğrenci iken onunla tanıştım.

Diák voltam, amikor megismertem.

Herhangi bir öğrenci o soruyu cevaplayabilir.

Bármelyik tanuló választ tud adni erre a kérdésre.

Herhangi bir öğrenci bu problemi çözebilir.

Bármelyik diák meg tudja oldani ezt a problémát.

Tom bir kız öğrenci gibi kıkırdadı.

Tom úgy vihogott, mint egy iskoláslány.

Orada toplam kaç tane öğrenci var?

Hány tanuló van összesen?

Çoğu öğrenci final sınavları için hazırlanıyor.

A legtöbb hallgató épp készül a záróvizsgára.

Geçen hafta beş öğrenci sınıfta yoktu.

A múlt héten öt tanuló hiányzott az osztályból.

O öğrenci için çok hızlı konuştu.

Gyorsan beszélt a diákhoz.

O bir öğrenci ile alay etti.

Nevetségessé tett egy diákot.

Onun dediğini çok az öğrenci anlayabildi.

Kevés diák értette meg, amit mondott.

Sorumlu bir öğrenci kendi sorumluluklarını bilir.

Egy kötelességtudó tanuló tisztában van a kötelességeivel.

Bizim sınıfta kırk beş öğrenci vardır.

Az osztályunknak negyvenöt tanulója van.

Şu öğrenci bazen hastaymış gibi davranır.

Az a diák néha úgy tesz, mintha beteg lenne.

Ben hiç iyi bir öğrenci olmamıştım.

Soha nem voltam nagyon jó diák.

Öğrenci, ebeveyn ve öğretmen birçok sorunla uğraşıyor.

A diák, a szülő és a tanár is rengeteg mindennel küzd.

Sınıfta kalan çok az sayıda öğrenci vardı.

Csak pár diák maradt az osztályteremben.

Bob, bizim sınıfta İspanyolca konuşabilen tek öğrenci.

Bob az egyetlen olyan tanuló az osztályunkban, aki tud spanyolul.

"Sen bir Japon öğrenci misin?" "Evet öyleyim."

- - Japán diák vagy? - Ja.
- - Ön japán diák? - Igen, az vagyok.

Buraya yakın bir öğrenci yurdu var mı?

Van itt a közelben egy ifjúsági szálló?

Tom çok iyi bir öğrenci, değil mi?

Tom egy nagyon jó tanuló, ugye?

Çok sayıda öğrenci yarı zamanlı işler arıyor.

Sok diák részmunkaidős állást keres.

Sen bir öğretmen mi yoksa öğrenci misin?

Tanár vagy vagy tanuló?

Be sınıftaki öğrenci sayısı on beşle sınırlı.

A tanulók létszáma ebben az osztályban 15-re van korlátozva.

Her öğrenci için numaralandırılmış dizin kartları kullanırım.

Minden egyes diáknál számozott kártyát használok.

Bütün okulda sadece iki öğrenci daha onunla birlikte.

azonban csupán két másik diák jár.

çünkü 1.200 öğrenci arasında biz sadece 52 kişiydik.

mert csak 52-en voltunk feketék az 1200 diákból.

Öğrenci sordu ''Daha önceden bir yerde karşılaşmış mıydık?''

- Nem találkoztunk már valamikor? - kérdezte a hallgató.

Tom burada bir öğrenci değil, o öğretmenlerden biridir.

Tom nem egy diák itt; ő az egyik tanár.

John o bir öğrenci iken sıklıkla dağa tırmanmaya giderdi.

John diákkorában gyakran ment hegyet mászni.

Magdalena'nın okulunda bir Türk öğrenci var. Onun adı Reşit.

Magdalena iskolájába jár egy török tanuló. A neve Reşit.

Çok sayıda öğrenci müzik eğitimi yapmak amacıyla Avrupa'ya gider.

Sok diák megy Európába zenét tanulni.

Öğrenim yapmak için yurtdışına giden öğrenci sayısı her yıl artmaktadır.

Évről évre növekszik a száma azoknak a tanulóknak, akik külföldre mennek tanulni.

- Bizim sınıfın 41 öğrencisi var.
- Sınıfımızda kırk bir öğrenci var.

Az osztályunkban negyvenegy tanuló van.

Şu anda Chang'ın okulu, 5'ten daha az kayıtlı öğrenci bulunduran,

Csang iskolája egy a tartomány ezer olyan intézménye közül,

Üç öğrenci kısa konuşmalar yaptılar ve kendilerini ve de ülkelerini tanıttılar.

Három diák rövid beszédet tartott, amelyben bemutatták saját magukat és a hazájukat.

- Facebook'ta sohbet ettiğim kişilerin çoğu öğrencidir.
- Facebook'ta konuştuğum insanların çoğu öğrenci.

Az emberek többsége, akikkel a Facebook-on csetelek, tanulók.

- Şu iki öğrenci de testi geçmedi.
- Şu iki öğrenciden hiçbiri testi geçmedi.

Aközül a két diák közül egyik sem ment át a teszten.

Yuriko deniz biyolojisinden mezun bir öğrenci, bir balık tankının içinde uykuya daldı ve ahtapotlar ve deniz yıldızları ile kaplı olarak uyandı.

Yuriko, egy tengerbiológiai továbbképzős hallgató elaludt egy haltartályban, majd polipokkal és tengeri csillagokkal borítva ébredt fel.